Kuzey Işıkları ya da bilimsel adıyla aurora borealis, genelde yeryüzünden izlenir ve gökyüzündeki bu doğa harikasının sadece alt kısmını görebiliriz. Ancak astronot Don Pettit, Uluslararası Uzay İstasyonu’ndan (ISS) yukarıdan çektiği görüntülerle, bu büyüleyici manzarayı farklı bir açıdan gözler önüne serdi.
Yaklaşık 400 kilometre yükseklikten bakıldığında, yoğun yeşil ve kırmızı tonlarıyla parlayan auroralar, sadece Dünya’nın manyetik kutuplarına değil, sosyal medyaya da damgasını vurdu.
Auroralar neden oluşur?
Auroralar, Güneş yüzeyindeki patlamalardan gelen elektrik yüklü parçacıkların Dünya’nın manyetik alanına yakalanmasıyla oluşur. Bu parçacıklar atmosferdeki atomlarla çarpıştığında ortaya çıkan ışık, gökyüzünde dans eden büyüleyici renkler yaratır.
NASA’ya göre:
Yeşil auroralar, genellikle 60 ila 150 mil (yaklaşık 100-240 kilometre) yükseklikte oluşur.
Kırmızı auroralar, 125 ila 250 mil (yaklaşık 200-400 kilometre) yükseklikte meydana gelir.
ISS, bu yüksekliklerin çok üzerinde bulunduğundan, auroraların hem altını hem de üstünü izlemek mümkün.
Sosyal medyada büyük i̇lgi ve sorular
Pettit’in paylaşımları kısa sürede viral oldu. Ancak bazı kullanıcılar, auroraların ne kadar “düşük” göründüğüne şaşırırken, bazıları görüntülerin yapay zeka tarafından oluşturulduğunu iddia etti. Uzaydan çekilen bu benzersiz video, bilimsel açıklamalara ilgi duyanlar için de bir ders niteliğindeydi.
NASA’ya göre auroralar, Dünya’nın manyetik kutuplarına yakın noktalardan en iyi şekilde izlenebilir. Kuzey yarımkürede görülen auroralara aurora borealis, güney yarımküredeki versiyonuna ise aurora australis adı verilir.
Kuzey işıkları ve bilimin büyüsü
Auroraların izlenebilmesi için doğru koşulların oluşması gerekiyor:
1.Güneş patlamaları: Elektrik yüklü parçacıkların Dünya’ya ulaşması.
2.Dünya’nın manyetik alanı: Bu parçacıkların yönlendirilmesini sağlıyor.
3.Atom çarpışmaları: Atmosferde oksijen ve azot atomlarının parçacıklarla etkileşime girmesi, bu büyüleyici ışık oyununu yaratıyor.
