ABD, İsrail'e 4 milyar dolarlık silah satışını resmi olarak onayladı!

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, İsrail’e 4 milyar dolarlık silah satışının hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesi için bir bildiri imzaladığını açıkladı. Bu adım, iki ülke arasındaki savunma işbirliğini güçlendirmeyi hedefliyor. Silah teslimatlarının hızlandırılması, stratejik açıdan önem taşıyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Senatör Marco Rubio'nun eski Başkan Joe Biden döneminde uygulanan İsrail'e yönelik "kısmi silah ambargosu" kararını iptal ettiği bildirildi.

Silah Satışlarına Hız Veriliyor

Senatör Rubio, yaptığı açıklamada, İsrail'e yaklaşık 4 milyar dolarlık silah satışının teslimatını hızlandırmak amacıyla bir bildiri imzaladığını duyurdu. Başkan Donald Trump yönetiminin göreve başlamasından bu yana, İsrail'e toplamda 12 milyar dolarlık silah satışının onaylandığını belirtti. Bu durum, ABD'nin Orta Doğu'daki stratejik müttefiki olan İsrail'e olan desteğini pekiştirmektedir. Rubio, ABD yönetiminin bu desteği sürdürme niyetinde olduğunu vurguladı. Bu gelişmeler, bölgedeki güvenlik dinamiklerini etkileyebilir ve İsrail'in savunma kapasitesini artırma açısından önemli bir adım olarak değerlendirilmektedir.

Yeni Silah Satışı Onaylandı

ABD yönetimi, 8 Şubat tarihinde İsrail'e toplam değeri 7,4 milyar doları aşan, farklı kategorilerde binlerce füze ve mühimmat içeren yeni bir silah satışını onayladığını duyurdu. Bu kapsamda, İsrail'e 2 bin 166 küçük çaplı bomba, 2 bin 800 genel amaçlı 500 kilogramlık bomba ile 13 bin Müşterek Doğrudan Saldırı Mühimmatı (JDAM) güdüm kitinin yanı sıra farklı kategorilerdeki binlerce bomba ve güdüm kiti teslim edilecek. Bu silah satışları, İsrail’in askeri yeteneklerini güçlendirme ve güvenliğini artırma çabalarının bir parçası olarak görülüyor.

Orta Doğu'daki Güvenlik Dinamikleri

ABD'nin İsrail'e sağladığı askeri destek, Orta Doğu'daki güvenlik dengesini önemli ölçüde etkilemektedir. Bu tür silah satışları, sadece İsrail için değil, aynı zamanda bölgedeki diğer ülkeler için de stratejik sonuçlar doğurabilir. Öte yandan, bu durum ABD'nin Orta Doğu politikasının bir yansıması olarak değerlendirilmekte ve bazı ülkeler arasında huzursuzluk yaratabilmektedir. ABD'nin bu tür kararları, bölgedeki güç dengelerinin değişmesine sebep olabileceği gibi, uluslararası alanda da yankı bulmaktadır. Tüm bu gelişmeler, Orta Doğu'daki istikrarı etkileyen bir dizi faktörün bir parçası olarak dikkat çekmektedir.

İLGİLİ HABERLER