© Muhalif 2024

Finlandiya'da bir neo-Nazi grubun 3D yazıcıyla silah ürettiği tespit edildi

Finlandiya polisi ve Ulusal Soruşturma Bürosu (NBI), 3D baskılı ateşli silah kullanarak terör eylemleri planladığından şüphelendikleri bir neo-Nazi aşırılık yanlısı grup hakkında soruşturma başlattı.

Helsinki'nin yaklaşık 100 km kuzeybatısındaki Lahti şehrinde faaliyet gösterdiği ve en az 4 üyesi olduğu açıklanan grubun, dört adet FGC-9 3D yazdırılabilir 9 mm'lik makineli tüfeklere sahip olduğu ortaya çıkarıldı.

Polis, grubun silahları kendilerinin ürettiklerine inanıyor.

Polis ayrıca, yaptığı aramada bir tüfek, yasa dışı bir şekilde ateşli silaha dönüştürülmüş daha az ölümcül bir tabanca ve çeşitli aşırı sağcı materyallerle birlkte yaklaşık 1.500 mühimmat mermisi ele geçirdi.

Yapılan aramalarda ayrıca 3 adet esrar kutusu da ele geçirildi. Soruşturma başlangıçta ağırlaştırılmış ateşli silah suçları şüphesiyle başlatıldı, ancak polis sonunda zanlıların terör saldırıları düzenleme niyetlerini ortaya çıkardı. Yapılan araştırmaya göre, planlanan şiddetli saldırıların hedefleri ten rengine, siyasi veya diğer ideolojik görüşlerine göre seçildi.

Polis şefi Tuomas Kuure, bireysel hedeflere ek olarak, şüphelilerin elektrik şebekesi ve demiryolu trafiği de dahil olmak üzere altyapıya yönelik saldırılar da planladığını söyledi. Şüphelilerden üçü 20 ila 30 yaşları arasında, dördüncüsü ise 60 yaşın üzerinde.

Geçen yılın sonlarında gözaltına alınan şüpheliler, daha sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Ancak, zanlılardan biri, terör eylemi ve diğer suçları işlemek için eğitim aldığı şüphesiyle Mart ayında tekrar polis tarafından gözaltına alındı.

Grubun, çağdaş neo-Naziler arasında popüler bir akım olan 'ivmecilik' ideolojisiden etkilendiğine inanılıyor. Bu tür bir ideolojinin savunucuları, demokratik toplumların 'kaçınılmaz çöküşünü ve yaklaşan bir ırk savaşının siyasi suikastlar, cinayetler ve terörist saldırılar da dahil olmak üzere şiddet yoluyla hızlandırılması gerektiğine' inanıyor.

Kuure, Fin kamu yayıncısı Yle'ye verdiği demeçte, şüphelilerin kendi aralarındaki iletişimlerinde de 'kuşatma', 'tahrik' ve 'ırk savaşı' gibi terimler de dahil olmak üzere aktif olarak 'hızlandırıcı' bir dil kullandıklarını söyledi. Kuure ayrıca, şüphelilerin bir 'ırk savaşı başladıktan sonra silah üretmeye başlamak için çok geç olacağını' da savunduklarını açıkladı.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER