DEM Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK), İstanbul 1 Nolu Barosu Yönetim Kurulu'nun İstanbul 2. Asliye Hukuk Mahkemesi kararıyla görevden alınması hakkında önemli bir açıklama yaptı. Açıklamada, barış, demokrasi ve adalet mücadelesinin sürdürüleceği vurgulandı. Ayrıca, İstanbul Barosu'nun Suriye'nin kuzeydoğusunda gerçekleştirilen hava saldırısında hayatını kaybeden gazetecilerin durumunu gündeme getirdiği ve bu konunun soruşturulmasını talep ettiği belirtildi.
Hukuk İlkelerine Meydan Okuma
DEM Parti MYK, İstanbul Barosu'nun barış ve demokratik hakları savunan bir konumda olduğunu ifade ederek, hukukun sağladığı imkânlar çerçevesinde insan haklarını koruma sorumluluğunu üstlendiğini kaydetti. Baro, Suriye'de meydana gelen hava saldırısında yaşamını yitiren gazetecilerin öldürülmesiyle ilgili olarak soruşturma talep etmiş, bu durumu kamuoyuna duyurmuştur. Ancak, bu talep karşısında baro yönetim kurulu hedef gösterilmiş ve adaletin sağlanması yerine baro üzerindeki baskı arttırılmıştır.
Hukuksuzluk ve Baskı
Açıklamada, baro yönetim kurulu üyeleri hakkında Terörle Mücadele Kanunu (TMK) kapsamında soruşturma açıldığı ve baro üyesi avukat Fırat Epözdemir'in tutuklandığı da dile getirildi. Baro’nun bir suçun soruşturulmasını istemesinin suç sayılmasının, hukukun işleyişine karşı bir meydan okuma olduğu vurgulanmıştır. İstanbul Barosu, görevini yerine getiren bir kuruluşa karşı yürütülen bu tür işlemlerin, hukuksuzluk olarak değerlendirildiğini belirtmektedir.
Antidemokratik Yönelim
İstanbul Barosu'nun durumuna ilişkin gelişmeler, görevden alınma kararının Newroz günü duyurulmasıyla hız kazandı. Bu durumun, antidemokratik bir yönelimi ortaya koyduğuna dikkat çeken MYK, barış ve demokrasi çağrıları yapıldığı bir dönemde bu tür uygulamaların kabul edilemez olduğunu ifade etti. Barış ve Demokratik Toplum Çağrısının bir parçası olarak sunulan bu süreçte, baronun hedef alınmasının hukuk devleti ilkeleriyle bağdaşmadığı belirtildi.
Destek ve Mücadele
DEM Parti MYK, söz konusu hukuksuz uygulamalar karşısında İstanbul Barosu Yönetim Kurulu'nun yanında yer alacaklarını açıkladı. Halktan aldıkları güçle beraber, barış, demokrasi ve adalet mücadelesini sürdüreceklerini vurgulayarak baro yönetiminin haklı mücadelesini destekleyeceklerini belirttiler. Bu tutumlarının, adalet arayışında olanların cephesinde önemli bir dayanışma oluşturacağına inanıyorlar. Hedefleri, halklarının güvenlik ve hukuk taleplerine karşı duyarsız kalmamaktır.