Türkiye’yi derinden sarsan ve kadına yönelik şiddetin sembollerinden biri haline gelen Özgecan Aslan cinayetinin üzerinden tam 10 yıl geçti. Genç üniversite öğrencisi, evine gitmek için bindiği minibüste Ahmet Suphi Altındöken, Necmittin Altındöken ve Fatih Gökçe tarafından vahşice katledildi.
Özgecan Aslan cinayeti nasıl gerçekleşti?
11 Şubat 2015’te Mersin’in Tarsus ilçesinde minibüse binen Özgecan Aslan, minibüs şoförü Ahmet Suphi Altındöken ve beraberindeki iki kişi tarafından saldırıya uğradı. Genç kızı bıçaklayarak öldüren saldırganlar, cesedi benzin dökerek yaktıktan sonra Cin Deresi’ne attı. 13 Şubat sabahı yanmış bedeni bulundu.
Olay, Türkiye genelinde büyük yankı uyandırırken, kadına yönelik şiddete karşı yasa ve toplumsal farkındalık taleplerinin artmasına neden oldu.
Sanıklar hangi cezaları aldı?
Cinayetle ilgili yargılanan Ahmet Suphi Altındöken, Necmittin Altındöken ve Fatih Gökçe, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
• Fatih Gökçe’nin “cinsel saldırı” suçundan aldığı 24 yıl hapis cezası, delil yetersizliği nedeniyle bozuldu. Yeniden görülen davada, bu kez 22 yıl 6 ay hapis cezası verildi.
• Yargıtay, verilen cezaları onaylayarak kesinleştirdi.
Cinayetin faili cezaevinde öldürüldü
Özgecan Aslan’ı öldüren minibüs şoförü Ahmet Suphi Altındöken, 11 Nisan 2016’da Adana F Tipi Cezaevi’nde bir mahkûm tarafından silahla vurularak öldürüldü. Babası Necmittin Altındöken ise ağır yaralandı.
Altındöken’in cenazesi, güvenlik gerekçesiyle isimsiz bir mezarlığa defnedildi.
Katillerin geçmişi
Cinayetin baş failleri Ahmet Suphi Altındöken ve babası Necmittin Altındöken, Tarsus’un varlıklı ailelerinden birine mensuptu. Ancak aile kuyumculuk işinde iflas ettikten sonra minibüs şoförlüğü yapmaya başladı.
• Baba Necmittin Altındöken’in olaydan önce kaçakçılık ve trafik suçu kayıtları bulunuyordu.
Özgecan Aslan’ın vahşice öldürülmesi, kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerine karşı toplumsal farkındalığın artmasına neden oldu.