Tugay Uluçevik, Birleşmiş Milletler’in kuruluş amacını ve bu amaca dayalı olarak oluşturulan uluslararası düzeni ele alırken, zaman içinde bu düzene yönelik tehditlerin nasıl değiştiğine dikkat çekiyor. 1945 yılından itibaren, BM Yasası'na dayalı olarak kurulan düzenin korunması için uluslararası toplumun sürekli bir çaba içinde olduğunu belirten Uluçevik, zamanla terörizm gibi tehditlerin uluslararası barış ve güvenlik için başlıca tehlikelerden biri haline geldiğini ifade ediyor.
Ancak son dönemde, devletlerin kendi dış politika hedeflerine ulaşmak için terörist grupları kullanmaya başladığını belirten Uluçevik, bu durumun uluslararası düzeni daha da karmaşık hale getirdiğini vurguluyor. 20 Ocak 2025 itibariyle, uluslararası toplumun karşı karşıya kaldığı yeni bir tehdit ise, hiç beklenmedik bir kaynaktan geliyor: ABD Başkanı.
Uluçevik, ABD Başkanı’nın güce dayalı dış politika hamlelerinin, Birleşmiş Milletler Yasası’nın temel ilkelerini ihlal ettiğini ve dünya genelindeki barış ile güvenliği ciddi şekilde tehlikeye attığını belirtiyor. İnternetteki uluslararası basın örneklerini de göstererek, bu tehditlerin ne denli büyük olduğunu gözler önüne seriyor.
Son olarak, Uluçevik, BM üyesi devletlerin, önümüzdeki Genel Kurul toplantılarında ABD Başkanı'nın politikalarına karşı bir madde eklenmesini teklif etmelerinin şaşırtıcı olmayacağını belirtiyor. Bu gelişmenin, uluslararası düzenin korunması açısından kritik bir adım olacağına dikkat çekiyor.
🔹Çeşitli yazarlar Birleşmiş Milletler’in kuruluş amacını kısaca “uluslararası sistemin temel değerlerini korumak ve uluslararası toplum için normatif bir düzen oluşturmak” şeklinde tarif etmektedirler.
🔹Uluslararası toplum için böyle bir “normatif düzen” BM Yasası ile…— Tugay ULUÇEVİK (@TugayUlucevik) February 7, 2025