Zafer Partisi’nin Genel Başkanı Ümit Özdağ, 55 gün önce tutuklanarak Silivri Cezaevinde hapsedildi. Tutuklu olduğu süre boyunca kendisine yönelik suçlamalarla ilgili bir iddianame henüz hazırlanmadı. Özdağ, bu süreçte cezaevinden bir mektup kaleme aldı ve durumu hakkında bilgi verdi.
Mektuptaki Vurgular
Özdağ’ın mektubunda, üzücü bir şekilde sağlık durumunun göze çarpar şekilde kötüleştiğine dair ipuçları bulunuyor. İki gün önce, kardeşi Hilal Özdağ tarafından paylaşılan bir fotoğrafında, Özdağ’ın fiziksel olarak zayıfladığı görünüyor. Mektubunda şöyle yazdı: “Hakkımda hâlâ bir iddianame bulunmuyor. Son on yıldır Türkiye Cumhuriyeti devletini parçalamak amacıyla Kürdistan kurma çabaları içinde olanlar, politik-psikolojik savaş yürütenler el üstünde tutulurken, Türk milletinin birliği için mücadele eden bir birey olarak ben de ‘barışın önünde engel’ olarak tanımlanıp Silivri’de tecrit edilmekteyim.” Bu ifadeler, cezaevindeki durumunu ve bıraktığı etkiyi gözler önüne seriyor.
Adaletin Durumu ve Kumpas İddiaları
Özdağ, mektubunda adalet sisteminin işlemediğini vurguladı. “Adaletin çökmüş olduğuna dair derin bir hisse sahibim. Beni hedef alarak yürütülen bu kumpas çabalarının yanı sıra, mevcut davaların yetersiz kaldığını düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Bu durum, özellikle son zamanlarda çeşitli kesimlerden gelen eleştirilerin artmasına sebep oldu. Kendisine karşı gerçekleştirilen baskıları ve haksızlıkları öne çıkaran Özdah, tutukluluğu boyunca yaşadığı zorlukları kamuoyuna aktardı.
Parti Destekçileri Nöbet Tutuyor
Ümit Özdağ’ın tutuklu bulunmasına rağmen, Zafer Partisi’nin kamuoyu anketlerinde yükseliş göstermesi dikkat çekiyor. Partisinin sadık destekçileri, cezaevi önünde bulunarak Özdağ’a destek olmak amacıyla toplanmış durumda. Zafer Otağı adı verilen noktada, partililer adeta bir nöbet tutarak liderlerine olan bağlılıklarını gösteriyorlar. Bu durum, partinin dinamik desteğini ve birlikteliğini ortaya koymaktadır.
Açılım Sürecine Dair Eleştiriler
Özdağ, Türkiye’deki açılım süreçleri hakkında eleştirilerde bulunmuştu. Özellikle açılım sürecinin başlangıcında kendisinin “Bu süreci baltalayacağım” yönündeki açıklamaları akıllarda. SÖZCÜ’ye verdiği bir röportajda, terör örgütü PKK’nın dışarıda meşrulaştırılması için Suriye uzantısına alan açıldığını ifade etti. Özdağ, ilk açılım sırasında yaşanan gelişmelerin bir tuzak olduğunu vurgulayarak, bu durumun Türkiye’nin ulusal güvenliğine ciddi etkileri olabileceğini öne sürdü.
