© Muhalif 2024

Kayyım, yangın araçlarını sattı mı?

TBMM Genel Kurulu’nun dünkü oturumunda, AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu’nun 15 insanın yanarak öldüğü Diyarbakır Çınar, Mardin Mazıdağ yangınıyla ilgili, “Yangın araçlarınızın onda 1’i orada değil, personelinizin yirmide 1’i orada değil. Neden sevk etmediniz” suçlamasına DEM Parti Mardin Milletvekili Beritan Güneş Altın, “Kayyum hepsini satmış, kayyum hepsini sattı, belediyede itfaiye mi bıraktınız” yanıtı verdi. DEM Parti Erzurum Milletvekili Meral Danış Beştaş’ın sözlerinin kızdırdığı Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu kürsüye yürüyünce AKP ve DEM PARTİ milletvekilleri de aynı alanda toplandı.

Muhalif Ankara

 Bayramdan sonra Meclis’in ilk yasama gününe 15 insanın yanarak öldüğü Diyarbakır Çınar, Mardin Mazıdağ yangını damgasını vurdu. Muhalefetin bu konuyla ilgili verdiği önergeler AKP tarafından reddedildi.   DEDAŞ, yeterli ittifaiye aracının almaması tartışmaların kritik noktasını oluşturdu. AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu’nun 15 insanın yanarak öldüğü Diyarbakır Çınar, Mardin Mazıdağ yangınıyla ilgili, “Yangın araçlarınızın onda 1’i orada değil, personelinizin yirmide 1’i orada değil. Neden sevk etmediniz” suçlamasına DEM Parti Mardin Milletvekili Beritan Güneş Altın, “Kayyum hepsini satmış, kayyum hepsini sattı, belediyede itfaiye mi bıraktınız” yanıtı verdi.  DEM Parti Erzurum Milletvekili Meral Danış Beştaş’ın sözlerinin kızdırdığı Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu kürsüye yürüyünce AKP ve DEM PARTİ milletvekilleri de aynı alanda toplandı.

Genel Kurul’dan tartışmalar şöyle:

AK PARTİ GRUBU ADINA MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Diyarbakır) – Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; herkesi saygıyla selamlıyorum.

15 canımızı yitirdik. Binlerce dönüm ekili arazi, borulama sistemleri, traktörler, canlı hayvanlar telef oldu, maddi-manevi çok büyük zararlar var. Bu meseleyi konuşuyoruz sabahtan, bir sürü teknik olarak ve rakamsal olarak meseleye dair açıklamalar yapıldı. Şimdi, bayram sebebiyle zaten hepimiz bölgedeydik bütün milletvekilleri, bizler, CHP’li, DEM’li milletvekilleri hepimiz oradaydık ve anında, ilk günden itibaren köylülerimizle, insanımızla beraberdik.

Şimdi, olay anından itibaren, yarım saat içinde bölgeye ilçelerin kaymakamları, Diyarbakır Valisi, ilgili kamu kurumlarının yetkilileri, belediyenin araçları, toplam Mardin’den 86 araç, Diyarbakır’dan 94 araç olmak üzere kamu kurumu araçları, toplam bine yakın personel olaya müdahale etti. Şimdi, olayın başında Diyarbakır Valisi var ve bütün yetkililer var Diyarbakır’da, müdahale ediliyor, üç buçuk saat yangın sürdü ve gece iki civarında yangın kontrol altına alındı. Büyük bir felaket yaşandı, hepimizi derinden üzdü. Sabah ziyaret ettik yaralıları, bizler de, diğer milletvekili arkadaşlar da, acılarını paylaşmak istedik, yaraları sarmak istedik hep beraber; keşke böyle kalsaydı ama öyle bir provokatif dil kullanılıyor ki bunun üzerinden ciddi bir çatışma, ayrışma yaratılmak isteniyor. Bu mesele istismar edilecek bir mesele değil, 15 insan ölmüş, orada istismar olmaz. Eğer bunu konuşacaksak, o zaman, sizin Eş Başkanınız, yangından yarım saat sonra oradaydı. Neredeydiniz? Yangın söndürmede birinci derecede itfaiye sorumludur. Sizin sorumluluğunuz büyük. Yangın araçlarınızın onda 1’i orada değil, personelinizin yirmide 1’i orada değil. Neden sevk etmediniz?

BERİTAN GÜNEŞ ALTIN (Mardin) – Kayyum hepsini satmış, kayyum hepsini sattı, belediyede itfaiye mi bıraktınız?

 

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Devamla) - Siz sorumlusunuz birinci derecede. Birbirimizi mi suçlayacağız burada, yakışıyor mu?  (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Devamla) - Şimdi, sosyal medya üzerinden herkes izledi. Acımasızca, amacı acıları paylaşmak değil, sadece milleti çatıştırmak olan, devleti suçlamak, iktidarı suçlamak olan bir anlayış bu acıları paylaşamaz arkadaşlar. Sorumluluğun büyüğü sizdedir. Belediyeler sizde, itfaiyeler sizde, yangın söndürme sorumluluğu da birinci derecede sizde; o zaman görevinizi yapmadınız. Soruşturma önergesi vereceğinize, keşke öz eleştirinizi verseniz, keşke öz eleştirinizi verseniz arkadaşlar. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BERİTAN GÜNEŞ ALTIN (Mardin) – Kolluğun kapattığı köye itfaiye nasıl gidecek?

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Devamla) - Kullandığınız dil yanlış bir dildir, bu dilden geçmişte fayda ummuş olabilirsiniz, siyaseten çok faydalanmış olabilirsiniz ama o devir geride kaldı, bundan sonra bunu size yaptırmayacağız, hiç kusura bakmayın. Milletin ölüsü üzerinden siyaset olmaz arkadaşlar. Hep beraber, bu memlekette, gidelim, o insanlara hizmet edelim. Belediyeleriniz de gitsin, hizmet etsin; onu burada konuşun. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) – Sayın Başkan…

MEHMET BAYKAN (Konya) – Sizin yalanlarınızı sabırla dinledik.

NURTEN YONTAR (Tekirdağ) – Ne yalanı ya! Bir DEDAŞ’a bakın ya!

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) – Şimdi, tabii burada gelip böyle gerçeği çarpıtmak kolay Sayın Ensarioğlu. Sekiz yıl boyunca…

MEHMET BAYKAN (Konya) – Doğrular sizde, bütün doğrular sizde(!)

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla) – Ben sizi dinledim.

ZÜLKÜF UÇAR (Van) – Ya, dinleyin, bir dinleyin!

MEHMET BAYKAN (Konya) – Dinledik sizin konuşmayı.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla) – Sekiz yıl boyunca kayyum atadınız, sekiz yıl boyunca belediyenin bütün kaynaklarını yandaş müteahhitlerinize, yandaş adamlarınıza, yandaşlarınıza yedirdiniz, içirdiniz, belediyenin envanterinde olan bütün araçları yine götürdünüz başka kurumlara peşkeş çektiniz, oralara devrettiniz. Yetmedi, var olan araçları onarmak yerine, onları tamir etmek yerine boş bıraktınız, milyonlarca dolar borç yükü altında bıraktınız. Yetmiyor, her gün kayyum tehdidiyle hâlâ belediyelerimizi tehdit ediyorsunuz…

(AK PARTİ sıralarından laf atmalar, gürültüler)

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla) – Bir sus!

8 tane, 10 tane gece görüşlü helikopter almışsın ama dönüp diyorsun ki: “Benim Mardin'de Mazıdağı’nda, Diyarbakır'da yangına müdahale edecek gece görüşlü helikopterim yok.” Niye?

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Diyarbakır) – Sabah 4.00’te oradaydı, sabah 4.00’te oradaydı.

 

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla) – Muğla'da var, Antalya'da var, İstanbul'da var, Tekirdağ'da var, Diyarbakır'da niye yok?

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Diyarbakır) – Sabah 4.00’te Diyarbakır’daydı.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla) – Sen Orman Müdürlüğü değil misin? Bu Orman Müdürlüğünün Diyarbakır halkına, Mardin halkına karşı sorumluluğu yok mu? Var değil mi? Bir…

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Diyarbakır) – Sabah 4.00’te oradaydı helikopter.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla) – İkincisi: Ya, senin valin kimdir? Benim milletvekili arkadaşım arıyor, telefona çıkmıyor. Kriz koordinasyonu kuruyorsun, benim milletvekili arkadaşımı, belediye başkanımı niye dâhil etmiyorsun? Yerel yönetim değil mi? Yerel iktidar değil mi? Niye arayıp bilgi vermiyorsunuz? Niye ayrımcılık yapıyorsunuz?

Üç, sosyal medyada akşama kadar Kürt halkına “Ölün! Yanın!” diyenler var. 30 bin tane cumhuriyet savcısı sizin emrinizde, bir tane soruşturma açtınız mı? Ben içinizdeki Kürt vekillere sesleniyorum: “…”[(*) (DEM PARTİ sıralarından alkışlar) ]

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla) – Sizin hiç mi gururunuz incinmiyor, hiç mi incinmiyor?

BAŞKAN – Öneriyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmemiştir.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla) – Son olarak şunu söyleyerek şunu bitireyim. Siz halk önünde, halk önünde hesap vereceksiniz. (AK PARTİ sıralarından sıra kapaklarına vurmalar)

BERİTAN GÜNEŞ ALTIN (Mardin) – Neyi protesto ediyorsunuz? 15 kişinin ölümüne sessiz kaldığınız için kendinizi mi protesto ediyorsunuz?

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla) – 15 kişi yaşamını yitirdi ve sorumlusu iktidarınızdır; o kadar. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Galip Bey, buyurun.

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Diyarbakır) – Sayın Başkan, sayın hatip sekiz yıldır yolsuzluk yapıldığını, belediyenin kaynaklarının, kamu kaynaklarının çarçur edildiğini ve usulsüzlük yapıldığını söyledi. Evet, beni kastederek de bir vekil, buradaki bir vekil kayyumun kaynaklarından faydalandığımı söyledi, ben de ona bir cevap verdim, “Buyur, ispat et.” dedim. Yine söylüyorum, bütün belediyeler şimdi sizde, ispat edin, 1 liralık yolsuzluğu ispat edin ama ben şimdi ispat edeceğim, iyi bir top verdiniz, ispat edeceğim.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – O vekil kim? O vekil kim? Adını söyle. Ayıp! Ayıp!

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Devamla) – Ayıp mı?

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Ayıp!

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Devamla) – Peki, senin hangi akraban orada iş yapıyor onu söylesen, hangi akraban iş yapıyor?

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Kullandığın sözü de söyle. Kullandığın sözü de söyle.

 

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Devamla) – Diyarbakır Büyükşehirde senin hangi akraban iş yapıyor? İsmini söylerim şimdi. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – İnsan utanır ya!

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Devamla) – İlaçlama firması geçen yıl 17 milyona Diyarbakır Büyükşehirde ilaçlama yapmışken 63 milyon artı KDV’ye, 4 katına bir kişiye -üç kişiye davetiye çıkarmışsınız- 21/B’ye göre vermişsiniz; Cizre, Viranşehir ve Van Belediyelerini de 4 katına bu adama vermişsiniz, daha yeni bir firmaya vermişsiniz. Ve parasını da -paranız yoktu ya- 40 tondan 20 ton verdikleri hâlde 50 milyonunu, bu paranın 50 milyonunu da peşin vermişsiniz. Çıkın, burada anlatın bunu o zaman; yolsuzluğu yapan kimmiş, belediyenin kaynaklarını çarçur eden kimmiş çıkın, anlatın? (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Sayın Başkan…

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) – Kürsüden istiyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN – Buyurun.

SIRRI SAKİK (Ağrı) – Sayın Başkan, bütün kayyumlar a’dan z’ye hırsızdır.

BERİTAN GÜNEŞ ALTIN (Mardin) – Ya, mesele ne ara buraya geldi? Biz, 15 kişinin ölümünü konuşmuyor muyuz? Nasıl meseleyi buraya getirdiniz? 15 insan ölmüş, sizin hâlâ derdiniz ne ya! (AK PARTİ sıralarından laf atmalar)

YAHYA ÇELİK (İstanbul) – 15 kişiyi mi…

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) –  İşte, çarpıtma tam bu. Biz ne dedik? “Kayyumlarınız sekiz yıldır yolsuzluk yaptı.” dedik. Sizin Mardin kayyumunuzu siz kendiniz görevden aldınız; Mardin kayyumu örnek oldu, örnek oldu. Siz, Mardin kayyumu üzerinden… (AK PARTİ sıralarından laf atmalar, gürültüler) Bir sus! Mardin kayyumu üzerinden örnek yaratmak istediniz ama yolsuzlukları o kadar büyüdü ki en sonunda siz kendi kayyumunuzu kendiniz görevden aldınız ve kayyuma yeniden kayyum atadınız. (AK PARTİ sıralarından laf atmalar, gürültüler)

İkincisi: Şimdi, biz, kayyum yolsuzluklarını konuşuyoruz, Sayın Ensarioğlu üzerine alınıyor. Ben “Kayyum yolsuzluğunu Ensarioğlu yaptı.” diye bir cümle kurdum mu? Kurmadım. Demek ki yaran var, gocunuyorsun.

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Diyarbakır) – Kuranlar var.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla) –  Ben öyle bir şey söylemedim. (AK PARTİ sıralarından laf atmalar, gürültüler)

Şimdi, diğer bir mesele; biz burada diyoruz ki: Bakın, daha yeni Ayvalık’ta yangın çıkmış, 2 tane uçak helikopter ve uçaklarla müdahale edilmiş. (AK PARTİ sıralarından laf atmalar, gürültüler)Soru basit: Ayvalık’ta helikopterle, uçakla havadan müdahale ediliyor da neden Diyarbakır'da Mardin’de havadan müdahale edilmiyor. Gelin, bu soruya yanıt verin: Niye orada gece görüşlü helikopter var ama Diyarbakır'da, Mardin’de gece görüşlü helikopter yok? (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

Diğer bir mesele, şunu söyleyelim: Ya, sizin vicdanınıza dokunmuyor mu? Şimdi, Muğla Köyceğiz’de yangın çıktı, biz oradaydık. Akbelen’de orman yangını oldu, orman katliamı oldu; biz oradaydık. Kaz Dağları’nda ormanlar için direniş vardı, biz oradaydık. Biz, halkın olduğu her yerdeyiz ama siz kendinize sorun.

 

OĞUZHAN KAYA (Çorum) – Tamam, siz neredeydiniz? Kayyum mu atamamız gerekiyor?

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla) – Ya, 15 yurttaş öldü, öldü; 15 insanımız yandı, kavruldu, kül oldu!

YAHYA ÇELİK (İstanbul) – Bizim herkes oradaydı, vali oradaydı…

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla) – Bu, sizi niye hiç etkilemiyor ya! (AK PARTİ sıralarından gürültüler) Niye öldü bu insanlar göz göre göre? Sizin hiç mi suçunuz yok? Siz Hükûmetsiniz, gelmişsiniz kime ne anlatıyorsunuz ya?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Peki, teşekkür ederiz.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla) – Sizin derdiniz ölümleri engellemek mi, ölümleri aklamak mı burada? (AK PARTİ sıralarından gürültüler) Sus!

OĞUZHAN KAYA (Çorum) – Sessiz ol biraz.

BERİTAN GÜNEŞ ALTIN (Mardin) – Gülüyor hâlâ ya, gülüyor!

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) – Güler tabii, ölümden anlamıyor, acıdan anlamıyor, dertten anlamıyor ki! Yazıklar olsun ya, yazıklar olsun, yazıklar olsun sana! (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Sayın Başkan…

BAŞKAN – Buyurun.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Evet, Galip Ensarioğlu, benim adımı vermeden basın üzerinden yapılan bir tartışmayı ifade etti. Evet, ben, Diyarbakır’da kayyım olarak atanan Valinin yolsuzluk yaptığını, hırsızlık yaptığını ve Galip Bey’in de milletvekili olarak bunlara dair ilgisini söylemiştim çünkü kendisinin bana yönelik bir saldırısı vardı. Ama kendisi cevabında olayı aydınlatmak yerine asla ağzıma almayacağım ve bir Kürt’e, bir erkeğe, bir insana yakışmayacak bir kavram kullandığı için “Senin düzeyine düşmeyeceğim.” dedim, bunu burada kapatıyorum. Galip Ensarioğlu’nun kayyım döneminde işe almak için ne kadar para aldığını, kaç kişiyi işe aldığını soralım Diyarbakır halkına, onlar…

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Diyarbakır) – Alan da şerefsizdir, iftira eden de şerefsizdir, ispatlamayan da şerefsizdir!

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Yine “şerefsiz” diyorsun, yine öyle diyorsun.

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Diyarbakır) – İspatlayacaksın!

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Burada DEDAŞ’ın… (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Diyarbakır) – İsmail Beştaş, senin kayınbiraderin şu anda taşıma işini yapıyor! Hırsızlık yapan sizsiniz, lütfen!

BAŞKAN – Devam edin, devam edin Sayın Beştaş.

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Diyarbakır) – İspat etmezsen şerefsizsin!

(Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu’nun kürsüye doğru yürümesi, AK PARTİ ve DEM PARTİ milletvekillerinin kürsü önünde toplanmaları)

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER