İnce istifa etmese miydi ki?

Muhalif. Analiz / İnanç Uysal

Sonda söyleyeceğimi baştan söyleyeyim, İnce’nin çekilmesinden muhalefete tarafının düşünüldüğü kadar mutlu olduğunu sanmıyorum.

İnce matematik açısından çekilmesinin bir anlam ifade etmediği, ya da çekilmesine gerek kalmayan bir zamanda çekildi.

Zaten partisi de var olan oyları da hızla eriyordu. Hatta bu sabah dahi İnce'ye oy vereceğini söyleyen birçok kişi Pazar gün kabine girdiğinde bu kararından vazgeçecek ruh halindeydi.

Partisinden birçok teşkilat ve vekil adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleyeceklerini söyleyerek istifa ediyorlardı. Özetle İnce istifa etmese de Pazar'a kadar oyları ihmal edilebilir seviyeye gerileyecek gibi duruyordu.

Millet ittifakı açısından bu durum basit şekilde seçmende bir rehavet oluşturabilir diye endişe yaratmış olabilir ama benim değinmek istediğim konu farklı.

Her ne kadar Kılıçdaroğlu başta olmak üzere millet ittifakı kanadı bu konuda bir ön alarak İnce'ye karşı yapılan amiyane tabirle bel altı hamleleri kınamış ve hatta İnce'ye gel bu işi beraber çözelim şeklinde mesajlar vermiş olsa da Muharrem İnce ve iktidar tarafının olayı özellikle FETÖ üzerinden okuma gayretleri hoş kokmuyor açıkçası.

İnce zaten 4. sırada bitireceği kesinleşen bir yarıştan çekildi. Ama sanki öyle değilmiş de sırf Millet ittifakı kazansın diye kendisine baskı yapılarak çekilmesi sağlanmış denklemde önemli bir aktör olarak yer almaya devam ediyormuş gibi bir algı yaratmaya çalışılıyor.

Kendisinin daha önce FETÖ ve diğer terör örgütlerine yaptığı atıflar bugün de Cumhur ittifakı tarafından dillendiriliyor. İşte kısa zaman önce ilk turda küçük bir farkla kazanan kimseye saygı duyulmayacağı şeklindeki söylemle bu söylem birleştiğinde sanki seçimin meşruiyeti üzerinde tartışma yaratılacak bir alan açılmaya çalışılıyor gibi.

Millet ittifakı bu tartışmalar konusunda bir ön alma hamlesi yaptı evet, ama şimdi tartışmayı hiç açılmayacak şekilde kapatmanın yolu biraz daha yüksek bir oyla kazanmak gibi duruyor..

İLGİLİ HABERLER