Z kuşağının isteği iş yerinde PlayStation ve spor salonu olması

Sitelerde, “Z kuşağı iş hayatına giriş yaptı. Peki şirketiniz buna hazır mı?”, “İş yerinde Z kuşağı nasıl yönetilir”, “Z kuşağını işe alırken bilmeniz gerekenler” başlıklarıyla yayınlanan yazılar tık rekoruna doğru koşuyor. 2004 Yılında açılan ilk “Z kuşağı” başlıklı Ekşi Sözlük entrysi ise binlerce yorumun ardından sayfa sayısında rekoru zorluyor. Marka Geliştirme Uzmanı Berat Kızılel iş dünyasının Z kuşağı korkusunu değerlendirdi. Kızılel, “İş yerinde spor salonu istediklerine dair marka danışanlarımdan bilgiler alıyorum. Bir anlamda kontrol edilemez zekaları onları patronlar için daha çekici kılıyor ancak başka yandan bitmek bilmez talepleriyle de göz korkutuyor. Z kuşağı için iş dünyasının kafası çok karışık” dedi.

Kızılel özetle şunları kaydetti:

”İş yerinde PlayStation istiyorlar”

“Eskiden işyerleri yetkin personel seçerdi şimdi ise yetkin personel bulmakta zorlandığı gibi Özelikle Z kuşağının iş seçmesi extra konfor araması iş yerinde spor salonu, dinlenme odası, masa tenisi, playstation gibi kafa dağıtacak etkinlikler talep etmesi işverenleri daha da zorlamaya başladı. Bu da işverenleri şaşkına uğrattığı gibi süreci zorlaştırıyor. Z kuşağı bilgi ve teknoloji çağında yetiştiği için az efor harcayarak yüksek gelir elde etmek istiyor. Hem mutlu olmak hem de keyifli ve kolay çalışmak istiyorlar.

”Z kuşağını çalıştırmanın bedeli olacak”                                                                         

Pandemiden sonra herkes evden çalışmaya alıştığı için Z kuşağı başta olmak üzere hiç kimse sabah kalkıp işe gitmek istemiyor. Bu durumda ofiste çalışacak personeli bulmak için işverenin ekstra efor sarf etmesi gerekiyor. Z kuşağını çalıştırmak istiyor ise bunun çok daha büyük bedeli var. İşveren Z kuşağı için alışılagelmişin dışında bir çalışma ortamı sunarak, keyifli bir ortam hazırlayarak Z kuşağının kendisini tercih etmesini sağlayabilir.

”Z kuşağı gerçek liderlerle çalışmak istiyor”

Z kuşağı aynı zamanda gerçek liderlerle çalışmak istiyor. Patronunun onun yanında olduğunu hissettiği, çağı yakalamış, ekip ruhunu aktarabilen, samimi davranabilen ve kendisine klasik bir işveren modelinden çıkıp dünya gelişmelerini takip eden ve kendisini geliştirmesine katkı sağlayabilecek lider özellikli yöneticilerle çalışmayı tercih ediyor. Teknoloji ve bilgi çağına hatta ve hatta Z kuşağına ayak uyduramayan küçük veya büyük ölçekli işletmeler bunun bedelini ağır ödeyebilir. O yüzden Z kuşağını anlayacak liderlik özeliklerine sahip patronlar, yenilikçi yöneticiler işletmelerin kaderi konusunda belirleyici olacak.”