İstanbul
Açık
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,7889 %0.01
37,3241 %-0.13
105.119,48 %1.08
3.213,30 -0,07
Ara
Muhalif. ARAŞTIRMA Uzmanı uyardı: Mavi ışıktan kaçınmak için bunlara dikkat!

Uzmanı uyardı: Mavi ışıktan kaçınmak için bunlara dikkat!

Dermatoloji Uzmanı Dr. Dilek Menteşoğlu, cilt sağlığı üzerindeki olumsuz etkileriyle ilgili yurttaşlar arasında artan endişeler nedeniyle adından sıkça söz edilen “mavi ışık” hakkında uyarılarda bulundu.

Okunma Süresi: 4 dk

Dermatolog Dr. Menteşoğlu, mavi ışığa maruz kalmanın kaçınılmaz olduğuna dikkat çekerek, “Mavi ışık, görünür ışık spektrumunda en kısa dalga boyunda (380 -500 nm), dolayısıyla en yüksek enerjide olduğu için genellikle yüksek enerjili görünür ışık olarak adlandırılır. Mavi ışığın ana kaynağı ise güneştir. Ek kaynaklar arasında cep telefonları, bilgisayarlar, laptoplar ve televizyonlar gibi dijital ekranlar, LED'ler ve floresan aydınlatma yer alır. Bu nedenle mavi ışığa maruz kalmak kaçınılmazdır. Mavi ışığın, UV ışığına kıyasla daha uzun dalga boyu ve daha düşük enerjisi nedeniyle, ciltte daha derine nüfuz ettiği düşünülüyor. Mavi ışığın reaktif oksijen radikalleri (ROS) üretimine sebep olduğu ve ciltte UV radyasyonuna benzer şekilde DNA hasarına ve hücre işlev bozukluğuna neden olabileceği gösterilmiştir” dedi.

“KOYU CİLT TİPİNDE LEKE ARTIŞI”
Cilt hücrelerinin ROS'a aşırı maruz kalmasının cilt bariyerine zarar verebileceğine değinen Dr. Menteşoğlu, bu durumun aynı zamanda yaşlanmaya, lekelerin artışına ve cilt lekesine yol açabileceğini de belirtti. Dr. Menteşoğlu, “Mavi ışıkla oluşan oksidatif stresin, pigment üreten öncül hücrelere etki ederek ciltte leke artışına yol açtığı düşünülüyor. Bu konu hakkında çalışmalar henüz, sadece daha koyu cilt tipine sahip kişilerde, görünür ışığa maruziyete cildin leke artışıyla tepki verdiğini göstermiştir. Mavi ışığın, cilt hücrelerinde kolajeni bozduğu ve aynı zamanda yeni kolajen oluşumunu da bloke ederek cilt onarımını engellediği ve foto yaşlanmaya katkıda bulunduğu gösterilmiştir” ifadelerini kullandı.

“BİYOLOJİK ETKİLERİ HENÜZ TAM OLARAK ANLAŞILAMAMIŞTIR”
Mavi ışığın dalga boyu ve yoğunluğunun tedavinin amacına veya tipine bağlı olarak değiştiğini anlatan Dr. Menteşoğlu, “Aktinik keratoz, akne vulgaris gibi cilt hastalıklarında ve foto gençleştirmede düşük dozlarda mavi ışık tedavisinin etkinliğine işaret eden kanıtlar var. Ancak mavi ışığın tedavilerde kullanımı genellikle birkaç haftayı geçmeyecek şekilde kısa sürelidir. Unutulmamalıdır ki, fotodinamik tedavi ve diğer mavi ışık terapileri birinci basamak olmayan tedavi seçenekleridir, genellikle daha az riskli tedavilerden yanıt alınamadığında- riskleri ve faydaları dikkatlice değerlendirildikten sonra- terapötik bir seçenek olarak kullanılırlar. Bununla birlikte, günümüzde mavi ışığa tekrarlanan ve/veya uzun süreli maruz kalmanın biyolojik etkileri henüz tam olarak anlaşılamamıştır” şeklinde konuştu.

“KORUNMAK İÇİN BU TAVSİYELERE DİKKAT EDİN”
Güneşten korunmanın deri sağlığı için hayatımızda vazgeçilmez bir davranış olması gerektiğinin altını çizen Dermatolog Dr. Menteşoğlu, güneşten korunmakla ile ilgili tavsiyelerini şöyle sıraladı:

“Geniş spektrumlu (UVA ve UVB koruması olan) en az SPF 30 korumalı güneş kremi kullanın. UV radyasyonun yanı sıra görünür/mavi ışıktan da korunmak için, mavi ışığın cilt yüzeyine ulaşmasını fiziksel olarak engellemeye yardımcı, renkli mineral filtreli bir güneş kremi tercih edebilirsiniz. Güneşe çıkmadan en az 20 dakika önce, güneş gören her vücut bölgesi için, kuru cilde, işaret ve orta parmağınızın uzunluğu kadar (ortalama 1 tatlı kaşığı) güneş kremi uygulayın. Güneş kremi, dışarıdayken her 2 saatte bir, terleme ve yüzme sonrası cildi kurulayarak tekrar uygulanmalı. Güneşe maruz kaldığınız süreyi sınırlayın. Koruyucu giysiler tercih edin. Geniş kenarlı şapka ve UV koruması olan güneş gözlüğü kullanın. Yüksek rakımlar ve kar, UV radyasyonuna maruz kalmanızı ikiye katlayabilir. Bu nedenle bu yerlerde güneş gözlüğü ve güneş kremi kullanmayı ihmal etmeyin. Bronzlaşmayınız çünkü sağlıklı bronzlaşma diye bir şey yoktur. Bebek ve çocukları doğrudan güneş altında bırakmayın. Yaşam boyu UV radyasyona maruziyetin çoğu 18 yaşından önce gerçekleşir. Bulutlu bir günde de yanabilirsiniz. Çünkü UV ışınlarının yüzde 80 kadarı bulutlara nüfuz edebilir. Yaz-kış mevsim farkı olmaksızın güneş koruyucu kullanın. Dudaklarda da cilt kanseri oluşabilir. Dudaklarınız korumak için en az SPF 30 içeren bir dudak kremi kullanmayı unutmayınız.”

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *