Dünya çapındaki uzay gözlemevleri NEO'ları (yörüngeleri nedeniyle Dünya'ya yakınlaşan asteroitler ve kuyruklu yıldızları) tespit etmek, izlemek ve kataloglamak için çok uğraşıyor. Bu cisimlerin çapı 140 metreden daha büyükse ve yörüngeleri gezegenimizinkiyle kesişiyorsa, uzay araştırmacıları, onları, Dünyalılar için potansiyel tehlike olarak görüyor. Ancak Birleşmiş Milletler (BM) Uzayın Barışçıl Kullanımları Komitesi Bilimsel ve Teknik Alt Komitesi'nin raporuna göre NEO'ların sadece yüzde 40'ı tanımlanabilmiş durumda.
40'tan fazla ülkede yayılan uzay gözlemevleri ağının 2020 yılında 39.5 milyon asteroit ve kuyruklu yıldız gözlemi yaptığını beliren raporda, geçen yıl rekor sayıda 2959 NEO tespit edildiği, yörüngeleri gezegenimizin yörüngesine 8 milyon kilometre uzaklıkta olan yaklaşık 2180 asteroit listelendiği aktarıldı.
Sputnik'te yer alan habere göre, 17 Nisan 2021 itibarıyla, 25 bin 647 NEO kaydedilmiş durumda olmasına rağmen gezegenimize yakın olan önemli büyüklükte kuyruklu yıldızların ve asteroitlerin çoğu hala saptanmamış kaldı.
Bilim insanları yüksek sesle dile getirmese de, tanımlanamayanlar arasında bazı 'potansiyel olarak tehlikeli' gizli cisimler bulunabileceği de konuşuluyor.
Rapordan önce konuyla ilgili Rus medyasına bilgi veren Rusya Bilimler Akademisi Astronomi Enstitüsü Bilimsel Direktörü Boris Şustov, astronomların çapı 100 metreden daha büyük olan kozmik cisimlerin yalnızca onda birini bildiğini belirtti. Daha da korkutucu olan, 1908'de Rusya'nın Doğu Sibirya Tayga bölgesinde çevresel yıkıma yol açan ünlü Tunguska meteoroidi gibi yaklaşık 50 metre çapındaki nesnelerin yalnızca yüzde 1'inin farkında olunması.
Yukarıda belirtilen boyuttan daha küçük bazı cisimler ise uzun mesafelerden tanımlanamaz hale geliyor.
Diğer yandan NASA, mart ayında yaptığı açıklamada, 270 metre çapıyla korkutucu 99942 Apophis asteroitinin en azından gelecek 100 yıl boyunca Dünya ile çarpışma ihtimalinin bulunmadığını söylemişti.
