Günümüze 15. yüzyıldan kaldığına inanılan Vinland haritası, Vikinglerin Kuzey Amerika’daki keşiflerini gösteriyor.
Kıtanın "Vinlanda Insula" diye adlandırılan kıyı şeridi bölümünü gösteren harita, Vikinglerin Kuzey Amerika'ya Kristof Kolomb'dan önce geldiği düşüncesine ağırlık kattığı için ortaya çıktığında büyük yankı uyandırmıştı.
ABD’nin saygın eğitim kurumlarından Yale Üniversitesi 1965’te bu haritayı alıp halka duyursa da haritanın sahte olduğu yönündeki şüpheler varlığını sürdürmüştü.
Yine Yale Üniversitesi’nden araştırmacılar, kısa süre önce yaptıkları bir çalışmada, X-ışını floresan spektroskopisi (XRF) ve alan emisyon taramalı elektron mikroskobu (FE) adı verilen yüksek teknoloji araçlarla haritayı baştan sona taradı.
Parşömenin radyokarbon tarihleme analizi, onun M.S. 1400 ila 1460’tan kaldığını gösteriyordu. Bu analiz, haritaya yönelik önceki çalışmaların bulgularıyla tutarlıydı.
Ancak yeni araştırmaya göre haritada kullanılan mürekkep kesinlikle eski değildi.
Ortaçağ’ın yazarları ve haritacıları; demir sülfattan ve toz haline getirilmiş meşe ağacı yemişlerinden yapılan bir mürekkep kullanıyordu.
Vinland Haritası’ndaki satırlarda ve metinde bulunan mürekkep, neredeyse hiç demir veya kükürt içermiyordu ama çok fazla titanyum içeriyordu.
15. yüzyıldan kalma onlarca el yazmasını da analiz eden araştırmacılar, bunlarda Vinland Haritası’nda tespit edilenden çok daha düşük seviyede titanyum ve çok daha yüksek seviyede kurşun bulunduğunu gördü.
Ayrıca haritanın geneline hakim olan titanyum bileşiği, ilk olarak 1920'lerde üretilen mürekkeplerde kullanılmıştı. İleri analizler de haritadaki mürekkebin 1923'te Norveç'te üretildiğini ortaya koydu.
Yale Üniversitesi’ndeki Kniecke Nadir Kitaplar Kütüphanesi’nin küratörü Raymond Clemens, "Vinland Haritası sahte" dedi ve ekledi: "Bu konuda makul bir şüpheye yer yok. Bu yeni analiz, tartışmaya son noktayı koymalı."(indyturk)
Haritanın tarihçesi
Vinland Haritası ilk olarak 1957 yılında gün ışığına çıktı. Bu tarihte Londra’daki bir sahaf tarafından İngiltere Müzesine satılmaya çalışan Ortaçağdan kalma Hystoria Tartororum adlı kitabın arasında bulunuyordu.
Sahaf kitabı satamaz ve kitabı alan başka bir Amerikalı, eseri Yale Üniversitesi önerir. Üniversite ise bir mezun öğrencisinden bu eseri almasını ister. Öğrenci ise kitabı alacağını ve eğer sahte değilse üniversiteye bağışlayacağını söyleyerek alır. Ancak içindeki haritanın önemini fark eden mezun öğrenci harita hakkında akademik bir eser yazılmadan haritanın kamuoyuna açıklanmamasını şart koşar.
Eserin yazılması için üç uzman seçilir. Ancak çalışmanın bilimsel çevrelerden gizli yapılması eserin nesnelliğini etkileyecektir. Kitap 1964 yılında tamamlandıktan sonra eser yayımlanır ve kitabın mülkiyeti üniversiteye geçer.