Çin’in ilk doğrudan yatırımı olan ve Adana’da kurulan Hunutlu Termik Santrali, 2015 yılında elektrik üretim lisansı aldı. Termik santral için 1,7 milyar dolar ile 2,1 milyar dolar arasında yatırım yapıldı.
Dünyanın en büyük ve en deneyimli bağımsız doğa koruma kuruluşlarından biri olarak görülen WWF’nin Türkiye temsilciliği ile düşük karbonlu ekonomiye geçiş ve iklim değişikliğiyle mücadele başta olmak üzere birçok alanda Türkiye’de bağımsız çalışmalar yapan SEFİA yürüttükleri ortak çalışma sonucunda, “Yenilenebilir Enerji Çağında Kömürün Fizibilitesi: Hunutlu Termik Santrali Örneği” isimli bir rapor yayımladı.
Mevcut piyasa eğilimlerinin süreceği ve fiyatlarda aşırı bir dalgalanma yaşanmayacağı varsayımları ile hazırlanan rapor, Hunutlu Termik Santrali’nin yatırımcı şirketleri ve finansörleri için ekonomik açıdan anlamlı bir yatırım olmadığını ortaya çıkardı.
“30 YIL BOYUNCA MALİYETİNİ KARŞILAYAMIYOR”
Yayımlanan rapora göre, santralin yatırım maliyeti 1,7 milyar dolar olarak kabul edildiğinde, proje 26 yıl sonra kendini geri ödeyebilmekte. İnşaat süresiyle birlikte ise bu süre 30 yıla çıkmakta.
Aynı rapora göre yatırım maliyeti 2,1 milyar dolarak olarak kabul edildiğinde ise santral 30 yıllık ekonomik ömrü boyunca yatırımı geri ödeyememekte.
SEFİA temsilcisi Bengisu Özenç, santralin finansal açıdan sorgulanması gerektiğini belirtti.
Rapor hakkında konuşan Özenç, “Yaptığımız net bugünkü değer hesaplamaları gösteriyor ki, Hunutlu termik santrali sahip olduğu ultra süper kritik kömür yakma teknolojisine uygun yatırım maliyeti senaryosunda, yüksek elektrik fiyatları varsayımı altında bile ekonomik ömrü olan 30 yıl boyunca maliyetini karşılayamıyor. Yatırımın ekonomik ve finansal açıdan sürdürülebilir olup olmadığı sorgulanmaya değerdir” dedi.
“KÖMÜRLÜ TERMİK SANTRALLERİN İNŞASI EKONOMİK AÇIDAN ÇELİŞKİLİ”
WWF Türkiye’nin Genel Müdürü Aslı Pasinli de raporla ilgili değerlendirme yaptı.
Pasinli, son 11 yılda güneş enerjisi elektrik üretim maliyetlerinin yüzde 90, rüzgâr enerjisinin yüzde 70 oranında düştüğünü ancak kömürlü termik santrallerin elektrik üretim maliyetinin yüzde 1 arttığını hatırlattı.
Aslı Pasinli, “Kömürden çıkış senaryolarının artarak tartışıldığı bir ortamda, yeni kömürlü termik santrallerin inşası çevresel etkileri yanı sıra ekonomik açıdan da çelişkili bir yaklaşım olarak karşımıza çıkıyor. Karbonun fiyatlandırıldığı ve küresel finans akışlarının yön değiştirdiği günümüz koşullarında yeni santral yatırımlarının finansal açıdan da atıl hale gelmesi bekleniyor” açıklamasında bulundu.
Raporun doğa için önemini vurgulayan Pasinli, “Bu çerçevede örnek bir değerlendirme ortaya koyan bu raporun, Türkiye’nin yeşil iyileşme sürecine ve düşük karbonlu ekonomiye geçişini hızlandırmaya katkı sağlayacağını umuyoruz. Yenilenebilir enerji kaynaklarının göz önünde bulundurarak, ülkemizin doğasını korurken ekonomisini de güçlendirmek için küresel eğilimlerin gerisinde kalmamalıyız” diyerek sözlerini sonlandırdı.