Konu hakkındaki ilk haberlerin ortaya çıkışı İran Başsavcısı Mohammad Jafar Montazeri'nin yorumları sonrasındaydı. Bir basın toplantısında yöneltilen sorulara verdiği cevaplara dayandırılıyordu. Pazartesi günü de tesettür uygulamalarını denetleyen özel komiteye daha yakın farklı bir hükümet yetkilisi, kapatmayı doğrular nitelikte demeç verdi.
Bu tasfiyeyi İran’da bir değişim sinyali olarak görmek oldukça cazip olanı. Diğer açıdan bakarsak, ülke çapında protestoların başlamasına neden olan Mahsa Amini’nin gözaltına alınması ve öldürülmesinin sebebi; yalnızca ahlak polisi değildi. İran’da kavurucu yaz sıcaklarına girilen her dönemde ülkenin dört bir yanında kadınların tüm vücutlarını örtmelerini zorunlu kılmak için istenmeyen yasaklar ortaya çıkardı. Ahlak polisinin dağıtılması kararı protestocular için verilen büyük bir taviz, genel anlamda da İran için büyük bir değişiklik olarak görünüyor.
Ancak olayın kırılma noktası şurası: Ahlak polisi artık sokaklarda gezmeyecek olsa bile, bunun tek başına kadınların giyimini düzenleyen başörtü yasalarını etkilemesi olanak dahilinde değil. Emredildiği anda başörtüsü yasaklarını uygulayabilecek pek çok başka kurum bulunuyor.
Aslına bakarsak olayın arka planında başka bir düşünce var gibi duruyor. İddiaya göre hükümet yetkilileri; başörtüsü ve farklı yasakları empoze etmek için, “daha yeni, daha güncel ve ayrıntılı yöntemlerin bulunduğu” Ahlak Polisi 2.0’ı ortaya atma düşüncesindeler.
Burada şu an için kaldırılan bir şey olduğunu söyleyemeyiz. Kölelik ve çocuk işçi kaldırıldı evet. Ancak İran’ın dini lideri bir gün çıkıp kadınların istedikleri gibi giyineceklerini söylerse, bu resmi olarak tanınmış olacaktır. Ancak şu an için en fazla diyebileceğimiz, İran İslam Cumhuriyeti’nde başörtü yenileniyor şeklinde olabilir.
Not: Kapak tasarımı Financial Times'dan alınmıştır.