Steinmeier, Orta Doğu gezisi kapsamında İsrail dışında Umman ve Katar’a da ziyaretlerde bulunacağını, bu ziyaretinin çok zor, ama bir o kadar da gerekli olduğunu dile getirerek, ”Gittigim ülke, dünyanın gözünde sadece yaralı ve saldırıya uğramış bir ülke değil, aynı zamanda kendini savunan bir ülke” dedi. Steinmeier ayrıca, İsrail’in kendini teröre karşı savunduğu için tüm dünyadan eleştirilere maruz kaldığını ifade etti.
Almanya, İkinci Dünya Savaşı sırasında 6 milyon Yahudiyi sistematik biçimde yok etmesi ve Yahudi Soykırımı yapması sebebiyle İsrail ve Yahudilerin güvenliği konusunda tarihi sorumluluk taşıdığını her fırsatta vurguluyor. Bu nedenle de Yahudilerin ve İsrail’in güvenliği Almanya’da bir ”devlet meselesi” olarak görülüyor.
”Kurulduğundan beri İsrail komşuları tarafından tehdit edildi”
Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, gezisi öncesinde verdiği mesajda ayrıca, İsrail’in kurulduğundan beri geçen 75 yıldır düşmanca yaklaşan komşuları tarafından tehdit edildiğini de söyledi. Buna rağmen şimdiye kadar İsrail’in, Hamas’ın 7 Ekim’de düzenlediği saldırılardaki gibi derin bir yara almadığınıkaydeden Steinmeier, İsrailli bir dostunun ”Antisemitizm (Yahudi düşmanlığı) her zaman var olacaktır, ama İsrail buna karşı hiçbir zaman savunmasız kalmama sözü verdi” sözlerini hatırlatarak, İsrail’in kendini Yahudi düşmanlığına karşı savunma taahhüdünde, ”İnsanlığa karşı işlenen en büyük suçun akıllara geldigi, planlandığı ve uygulandığı bir ülke olarak Almanya’nın” da sorumluluğu olduğunu vurguladı.
İsrail’in var olma hakkı
Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, sıklıkla da vurgulanan İsrail’in var olma hakkının aynı zamanda tehdit altında olması halinde kendini savunma hakkı olduğunu savundu. İsrail’in teröre karşı kendini savunma hakkını kimsenin engelleyemeyeceğini de söyleyen Steinmeier, İsrail’in bu savaşının silahsız siviller için büyük bir acı anlamına da geldiğini ve onlara da kesinlikle koruma ve yardım sağlanması gerektiğinin altını çizdi. Alman Cumhurbaşkanı, ”İnsani uluslararası hukuk bunu şart koşar ve Almanya olarak biz de bunun yerine getirilmesini bekliyoruz” diyerek Filistinlilerin durumuna da işaret etti.
Almanya’nın bu savaşta bütün sivillerin ölümü karşısında derin üzüntü duyduğunu da tekrarlayan Steinmeier, her insan hayatının aynı derecede önemli olduğunu da vurguladı.
Siyasi olarak İsrail’in içinde bulunduğu durumun da göz ardı edilemeyeceğini söyleyen Steinmeier, bir yandan Hamas’ı zararsız hale getirmeye çalışırken aynı zamanda sivilleri de korumakla yükümlü olmasının bir çıkmaz olduğunu da görmek gerektiğini savundu. Bu çıkmazdan Hamas’ın sorumlu olduğunu söyleyen Almanya Cumhurbaşkanı, örgütün insanları koruma kalkanı olarak kullandığını öne sürdü.
”Hamas’ın İsrail’i yok etme yönündeki tehditleri var olduğu sürece bölgede kalıcı bir barışın imkansız olduğunu” da savunan Steinmeier, buna rağmen devam eden savaşın gelecekte sağlanması muhtemel her türlü olası uzlaşıyı zehirlememesi gerektiğini de ifade etti. ”Ancak İsrail’e daha fazla güvence taahhüt eden ve Filistinlilere de aynı zamanda bir gelecek perspektifi sunan bir siyaset ile içinde bulunulan durumdan çıkış mümkün olacaktır” diyen Frank-Walter Steinmeier, bunun için en iyi çözümün iki devletli bir çözüm olduğunu ifade etti.
