Lagarde, Frankfurt’ta düzenlenen 6. Avrupa Sistemik Risk Komitesinde yaptığı konuşmada, Avrupa’nın finansal istikrarına yönelik risklere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Kovid-19 salgını, Rusya-Ukrayna savaşı, enerji krizi gibi bir dizi güçlü şokların küresel ekonomiyi peş peşe vurduğunu anlatan Lagarde, bu istikrarsız ortamın Avrupa’da finansal istikrar açısından büyük riskler oluşturduğunu dile getirdi.
Lagarde, bu risklerin, zayıflayan ekonomik görünümle daha da arttığını ifade ederek, aynı zamanda, para politikasının enflasyonun orta vadede yüzde 2’ye geri dönmesini sağlayacak şekilde ayarlandığını anlattı.
”Makro ihtiyati politika, yeni zorluklara hazır olmalı”
Dayanıklılığın, finansal sistemin reel ekonomiyi destekleme hedefini yerine getirmesine yardımda “anahtar” olduğunu dile getiren Lagarde, “Bu nedenle, finansal sistemimizin devamlı dayanıklılığını sağlamak ve eksik olduğu yerlerde onu desteklemek çok önemlidir. Makro ihtiyati politika, yeni zorluklara hazır olmalı ve gerektiğinde değişime uyum sağlamalıdır.” yorumunu yaptı.
ECB Başkanı Christine Lagarde, Avrupa Birliği’nin finansal sisteminin kalbinde yer alan bankaların yeterli karşılık ayırmalarının ve ihtiyatlı sermaye planlaması yapmalarının önemini koruduğunu belirterek, bankalardan kredi riskine karşı dikkatli olmalarını istedi.
Kripto para birimlerinin son derece değişken ve tüketiciler için önemli riskler oluşturduğunu vurgulayan Lagarde, politika yapıcılar kripto varlık ekosisteminin nasıl regüle edilmesi gerektiğini dikkatli şekilde düşünmeleri gerektiğini belirtti.
Lagarde, blokzincir teknolojisine sahip en büyük kripto para birimi olan Bitcoin’’in fiyatının bir yıl içinde neredeyse yüzde 75 düştüğünü hatırlatarak, “Kripto ekosistemi ile geleneksel finansal sistem arasındaki artan bağlantılardan sistemik risk kolayca ortaya çıkabilir.” uyarısında bulundu.
