Çin devlet medyası, ülkenin en önde gelen siyasi figürlerinden olan Keqiang’ın ”ani bir kriz” sonucu öldüğünü duyuruyor.
CCTV haberinde, Li Keqiang’ın Cuma günün ilk dakikalarında kalp krizi geçirdiğini ve “tüm hayata döndürme çabalarına karşın” öldüğünü bildiriyor.
Li Keqiang bir dönem ülkenin gelecekteki lideri olarak görülüyordu. Birçoklarına göre önü Devlet Başkanı Şi Cingping tarafından kesildi.
Başbakanlık süresini 2023’ün ilk aylarında tamamlayan Li, üst düzey yetkililer arasında Şi’nin yakın çemberi içinde yer almayan görevdeki tek isim haline gelmişti.
Çin Komünist Partisi içinde de görevi sonlanana dek iki numaralı koltuğa sahipti.
Li Keqiang, kendi neslinin en zeki siyasetçilerinden biriydi ve son derece prestijli olan Pekin Hukuk Fakültesi mezunuydu.
Çin’in sosyal medyasında Li Keqiang’ın ölümü ile ilişkin çok sayıda paylaşım yapılıyor.
Çin’de kullanılan Twitter benzeri Weibo uygulamasında bir kullanıcı, “Bu çok erken, çok gençti” mesajını paylaştı. Bir başkası da paylaşımında “Evimizin bir sütunu eksildi” ifadesini kullandı.
Li Keqiang nasıl bir siyasetçiydi?
1955 yılında doğan Li, alçak gönüllü bir aileden geliyordu ve babası yerel bir yetkiliydi.
Mezuniyeti sonrası hızla yükselen siyasetçi, ülkede vali koltuğuna oturan en genç isim oldu. Daha sonra ülkeyi yön veren kararların alındığı Politbüro Yönetim Konseyi’nde koltuk sahibi oldu.
Çin’in eski lideri Hu Jintao sonrasında devlet başkanı koltuğuna almak üzere yetiştirildiği de konuşuluyordu.
Birçokları için o, Hu Jintao’nun öğrencisiydi. Hu’nun kendi döneminde Politbüro Yönetim Konseyi’ne atadığı, görevde kalan son isimde oydu.
Bu yıl Mart ayında görev süresinin bitimi ile başbakanlık koltuğunu devretti.
Li, ülkesinde, gelir farklılığını azaltmak ve halka ödenebilir evler sağlamak amacıyla uyguladığı ekonomik politikalarıyla konuşuldu.
BBC’ye konuşan Singapur Ulusal Üniversitesi’nden Profesör Bert Hofman, Li’yi anlatırken, “Çin uluslararası alanda öne geçirmek için çok istekliydi ve her sınıftan insanla konuşabilen birirdi” dedi.
Mühendis ağırlıklı Çin Komünist Partisi’nde, ekonomist olarak, “olanı olduğu gibi söylemesi” ile öne çıktı. Çin’in ekonomik problemlerinin, kamuoyu önünde kabul etmek dahil, tespit edilerek çözülebileceğini savundu.
Kendi isminden yola çıkılarak kullanılan ‘Likonomik’ ifadesi, 2016 yılına gelindiğinde partinin yayın organlarında kullanılmamaya başlandı. Bu yayınlarda Şi Cingping’in ekonomik söylemi yer bulmaya başladı.
Pandemi süresince Çin’in uyguladığı sıfır Covid politikasına karşı direkt konuşmasa da bu dönemde ekonominin büyük baskı altında olduğunu söyledi. Yerel yetkililere sınırlamaların ekonomik büyümeyi durdurmasını engelleyecek çözümler üretme çağrısı yaptı. Hatta sıfır Covid politikası sonlandırılmadan önce maskesiz kamuoyu önüne çıktı.
