Polis, 26 Mart’ta gelen hırsızlık ihbarı üzerine iPad’leri, takip cihazı aracılığıyla bir kadının evinde tespit etti. Evin sahibi olan Vanessa Brown’un annesi, cihazların yerinden haberdar olmadığını belirtti. Takip verilerinin ardından Brown, polis tarafından gözaltına alındı. Gözaltı sırasında üstü aranan Brown’un parmak izleri alındı ve gözaltı için fotoğrafı çekildi. İlk tutuklamadan 12 saat sonra annesinin evine geri gönderildi.
LBC’ye konuşan tarih öğretmeni, yaşadığı olaydan sonra “tarif edilemez bir yıkım ve travma” yaşadığını söyledi. Polis memurlarının eve geldikleri anı aktaran Brown “Hiç profesyonelce değildi. Seksenli yaşlarındaki annemle sanki bir suçluymuş gibi konuşuyorlardı” dedi.
Çocukların okuluna da polis gönderildi
Sorgusu sırasında Brown, çocuklarının okul ödevlerine odaklanabilmeleri amacıyla cihazlara geçici olarak el koyduğunu, bu sırada annesine kahve içmeye gittiğini ifade etti. Olayın ardından çocuklarının okuluna da polis gönderildiği ve öğrencilerin dersten çıkarıldığı belirtildi.
Gözaltı sonrası şartlı tahliye edilen Brown’un soruşturma süresince çocuklarıyla iletişim kurmasının da yasaklandığı öğrenildi.
Polisin özür dilemesi için çağrıda bulunuldu
Toplumdan gelen tepkiler üzerine açıklama yapan Surrey Polisi, ev sahibi kadının cihazların yerinden habersiz olduğunu belirtmesine rağmen takip verilerinin iPad’lerin adreste bulunduğunu gösterdiğini, bu nedenle şüphelinin gözaltına alındığını bildirdi. Polis, soruşturmanın ardından cihazların çocuklara ait olduğunun anlaşıldığını ve annenin eşyaları üzerinde tasarruf hakkına sahip olduğunun tespit edildiğini duyurdu.
Eski Polis ve Suç Komiseri Anthony Stansfield, olayı “yerel müfettişin durdurması gereken alt düzeydeki aşırı heveslilik” olarak tanımlayarak polis müdahalesini eleştirdi. Kamuoyunda da polisin olayla ilgili özür dilemesi yönünde çağrılar yapıldı.
