Fransa'da geçen sonbahar Charlie Hebdo katliamı davasının başlaması öncesi Muhammed peygamber karikatürlerinin yeniden yayımlanması ve Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un bunu ifade özgürlüğü adına savunmasından beri Pakistan'ı protestolarla birbirine katan Tahrik-i Lebbeyk Pakistan (TLP) hareketi, istediğini elde etmesinin ardından taraftarlarına 'dur' çağrısı yaptı.
Geçen haftanın başında lideri Saad Rizvi'nin gözaltına alınması üzerine eylemlerin şiddet dozunu tırmandırarak 4 polisin öldürülmesine neden olmasını müteakip yasadışı ilan edilen TLP, otoyolları ve demiryollarını kapatarak büyük şehirlere erişimi engellemesinin de etkisiyle Fransa'nın İslamabad Büyükelçisi'nin sınırdışı edilmesi talebinde hükümeti dize getirdi.
Başbakan İmran Han, 'Fransa'nın İslamabad Büyükelçisi’nin sınırdışı edilmesi halinde Batı’daki İslamofobi’ye çözüm olmayacağı ve Fransa'nın tutumunu değiştirmeyeceği, bilakis Pakistan'ın bedel ödeyeceği' uyarısında bulunmasına rağmen, geri adım attı.
SAATLERCE PAZARLIK
İlkin İçişleri Bakanı Şeyh Raşid Ahmed, 'TLP ile saatler süren görüşmenin ardından, hükümetin Fransız elçinin Pakistan'dan gönderilmesinin mecliste oylanması için teklif sunmayı ve TLP destekçilerine yönelik emniyet işlemlerini geri çekmeyi kabul ettiğini, buna karşılık TLP’nin de protestoları durduracağını' açıkladı.
Teklifin sunulabilmesi için meclisin olağanüstü toplanmasının ardından, TLP’den 'ülke çapında Fransa karşıtı protestoların durması' çağrısı geldi.
TLP Sözcüsü Şefik Amini'nin yayımladığı ses kaydında "Ülkenin her neresinde yapılıyorsa protestoların sona erdirilmesini talep ediyoruz" demesine karşın, en büyük protestoların düzenlendiği Lahor şehrinde ilk etapta hareketin merkezinin önünde toplanan kalabalıkların dağıldığı gözlenmedi.
TLP'nin pazarlıklardaki talepleri arasında lideri Saad Rizvi ile gözaltındaki yüzlerce mensubunun serbest bırakılması, harekete getirilen yasağın kaldırılması ve İçişleri Bakanı Ahmed'in görevden alınması da vardı.
800'DEN FAZLA KİŞİ YARALANDI
Geçen haftadan beri devam eden İslamcılarla güvenlik güçleri arasındaki çatışmalarda 4 polis memuru öldürüldü, 11 polis memuru rehin alındı ve çoğu ağır olmak üzere 800'den fazla kişi yaralandı. TLP de 3 mensubunun öldürüldüğünü öne sürdü.
Başbakan İmran Han, TLP'ye boyun eğmeden önce yaptığı açıklamada, 'Fransız elçiyi sınırdışı etmeleri halinde Pakistan'ın bedel ödeyeceğini, zira ülke ihracatının yarısının AB'ye yapıldığını' söyledi.
FRANSIZ ÜRÜNLERİNİ BOYKOTU DA KABUL ETTİRMİŞTİ
Geçen yılın sonlarında başkent İslamabad'a giden yolları kapatan TLP, hükümete Fransız ürünlerini boykot etmeyi kabul ettirip ilk protesto dalgasını sonlandırmıştı. TLP'nin Fransa karşıtı yeni bir protesto dalgası başlatmasına ilkin liderini gözaltına alıp hareketi yasaklayarak karşılık veren hükümet, bir kez daha İslamcı hareketin şiddetine boyun eğdi.
Reuters'e konuşan yazar-analist Halid Ahmed, 'hükümetin militanların taleplerini kabul etmesinin İslamcı cephe için zafer anlamına geldiğini' belirterek "Hükümetin pozisyonundan geri adım atarak yaptığı anlaşma, hiçbir kurumun İslamcılar karşısında duramadığını gösteriyor" dedi.
Sputnik'te yer alan habere göre, artık dikkatler hükümetin Fransa ile ilgili topu attığı ve çoğunluğu elinde bulundurduğu meclisteki oylamaya çevrildi.
Fransa'da Muhammed peygamber karikatürlerinin yeniden gündem olmasının ardından tekrar başlayan cihatçı saldırı dalgası sırasında ekimde tarih öğretmeni Samuel Paty'nin kafasının kesilerek öldürülmesine sert tepki gösteren Cumhurbaşkanı Macron, 'ifade özgürlüğünün laik cumhuriyette temel hak olduğunu' belirterek 'İslamcı ayrılıkçılıkla mücadele' adına bir dizi önlemi yürürlüğe koymuştu.
Fransa, yurttaşlarına Pakistan'da bulunmama uyarısı yapmış durumda.
