Genç kızın davası internette büyük yankı uyandırırken, İran tarafından gelen resmi açıklama Esmaeilzadeh'in Cuma günü çatıdan atlayarak intihar ettiği yönünde. İran hükümeti bu görüşü savunarak sorumluluk almayı reddediyor.
İran’daki hükümet karşıtı ayaklanmaların dördüncü haftasına giriliyor. Esmaeilzadeh'in Tahran'ın batısındaki Karaj kentindeki ölümünün detayları; güvenlik güçlerinin bugüne kadar uyguladığı küçükleri hedef alan, tutuklayan ve bazı durumlarda öldüren tedbir anlayışıyla da birebir örtüşüyor.
30 Eylül’de Esmaeilzadeh'in ölümünü bildiren Uluslararası Af Örgütü'ne göre genç kız "başından coplarla şiddetli bir şekilde dövüldükten sonra hayatını kaybetti”. Bu durumu daha sonra İran’daki insan hakları grupları da doğruladı ve Esmaeilzadeh'in 25 Eylül’e kadar güvenlik güçleri tarafından öldürülen 52 kişiden birisi olduğunu da belirttiler.
Esmaeilzadeh kişisel bloğunda zaman zaman İran’da kadınların karşılaştığı ayrımcılığa da tepkisini dile getiriyordu. 22 Mayıs’ta paylaştığı bir videoda da, gençlerin iyi bir hayat yaşamaları için özgürlüğe ihtiyaçlarını olduğunu belirtmişti. Buna engel olan durumlar arasında ise zorunlu başörtüsü ve kadın oldukları için spor müsabakalarına girememeleri gibi bazı kısıtlamaları göstermişti. İran vatandaşlarının hükümetten refah yardımları dışında başka bir şey beklemeyeceklerini söyledi.
Esmaeilzadeh’in üzerinde karikatür baskılı renkli bir tişört vardı… Kameraya, “20 yıl öncesinde bizden başka bir genç yoktu” dedi. Ve ekledi, “Bir insan olarak daha iyi bir seçeneği tercih etmeniz çok doğal.”
Esmaeilzadeh'in davası ile geçen ay protestolar sırasında ölen 16 yaşındaki Nika Shakarami’nin davası ürkütücü şekilde birbirine benziyor. Ailesi, Shakarami’nin başörtüsü yaktıktan sonra güvenlik güçleri tarafından öldürüldüğünü iddia ediyor. İranlı yetkililer ise diğer cinayetlerle benzer şekilde, genç kızın çatıdan düştüğünü öne sürüyor. Shakarami'nin ölümü; sonrasında örtbas edilmeye çalışılması ve ailesini korkutmaya yönelik yapılan girişimler, öfkeyi daha fazla körükledi.
Ülke çapındaki protestoları ilk ateşleyen olay, Eylül ayında 22 yaşındaki Mahsa Amini adlı başka bir genç kızın gözaltındayken İran ahlak polisi tarafından öldürülmesi olmuştu. Şiddetli baskı ve internet kesintileri halktaki huzursuzluğun yatışmasına engel olamamıştı. Süregelen eylemler de İran halkının dini liderlerine en büyük meydan okumasını getirdi.
Protestolarda aktif rol alan Tahran Lisesi’nden resim öğretmeni Negin, “ Ölümlerin artmasından sonra, özellikle de Nika ve Sarina’nın öldürülmesiyle protestoların daha da yayıldığını görebiliyorum” ifadelerini kullandı.
Negin, erkek akrabalarından birinin protestolar için başlangıçta “Bir grup şımarık çocuğun ortalığı karıştırması” tabirini kullandığını ve desteklemediğini söyledi. Ancak Esmaeilzadeh'in ölümünü büyük bir şairini ölümüne benzeterek oldukça üzüldü.
İran’ın uyguladığı sansür ve raporlama kısıtlamaları; kayıp sayılarının doğrulanmasını oldukça zor hale getiriyor. Fakat insan hakları grupları gösterilerde hayatını kaybeden iki düzineden fazla çocuğun bulunduğunu söylüyor. Reşit olmayanların çoğu devlet baskılarının en yüksek olduğu İran’ın marjinal bölgelerinde ikamet ediyorlar.
22 Eylül tarihinde Esmaeilzadeh’in dersten birkaç saat sonrasında birkaç arkadaşıyla protestolara katıldığı bildirildi. O gece eylemlerden dönmedi.
Esmaeilzadeh'in ölümüne dair haberler ve bloğunda yer alan videolar kısa süre içerisinde internette dolaşıma girmeye başladı. İrlandalı müzisyen Hozier’in bir şarkısını söylediği video da ünlü ismin kendisine kadar ulaştı.
“Özgürlükler hakkında konuşuyoruz, bunun için savaşırken ödeyeceğimiz bedelin ne anlama geldiğini bilmeden” tweeti atan Hozier altına da, “Bu cesur kız sadece 16 yaşındaydı…”
Baskı altında olan İranlı yetkililerden Cuma günü gelen açıklamada, genç kızın beş katlı bir binadan atlayarak intihar ettiği söylendi. Devlet televizyonu durumu kanıta da dökerek, annesiyle yapılan bir röportajı yayınladı. Videoda genç kızın annesi, kızının bir keresinde hap kullanarak kendini öldürmeye çalıştığını söylüyor. Bu iddia da İran yönetimi için resmi ölüm nedenini doğrular nitelikte oldu.
Fakat insan hakları gruplarına göre İran yönetiminin itirafları oldukça zorlama ve itirafa zorlama konusunda da geçmişleri pek temiz değil. Shakarami'nin annesi, kendilerinin kızının ölümüyle ilgili yanlış açıklamalar yapması için baskı gördüğünü söyledi.
Sonrasında State TV isimli televizyon kanalı “Adalat Ali” veya “Ali’nin adaleti” ismiyle bilinen bir grup tarafından kısa bir süreliğine hacklendi. Bilgisayar korsanları; haber bültenini yarıda keserek protestoları destekleyen sloganlar ve ve Esmaeilzadeh de dahil olmak üzere öldürülen aktivistlerin görsellerine yer verdiler.
“Bu devrimin ana çekirdeği Sarina ve onun neslidir” diyen Negin bu kuşağı “Haklarını tam olarak bilen, dünya ile temas halinde olan ve nelerden mahrum olduklarını çok iyi bilen bir grup” olarak tanımlıyor. Ve ekliyor; “Onlar benim neslimin korkularına sahip değiller…”