Kanada’da isimsiz mezarlar tespit edilmeye devam ediyor. British Columbia eyaletinin Doğu Kootenay bölgesinde bulunan Kızılderili milletlerinden Aşağı Kootenay Birinci Ulus tarafından yapılan açıklamada, Cranbrook kentinde yer alan eski St. Eugene Misyon Okulunun yakınında yer radarı ile yapılan aramada, 182 tane isimsiz mezar tespit edildiğini duyurdu.
Açıklamada, mezarların sığ olduğu ve yaklaşık bir metre derinliğinde olduğu ifade edildi. Aşağı Kootenay Birinci Ulus, 100 kadar üyesinin söz konusu okula gitmeye zorlandığını belirterek, “Bu 182 ruhun kalıntılarının Ktunaxa ulusu üye gruplara, komşu First Nations topluluklarına ve aq'am topluluğuna ait olduğu inanılıyor” dedi.
Aşağı Kootenay Birinci Ulus Şefi Jason Louie yaptığı açıklamada, "Böyle bir şeye asla tam olarak hazırlanamazsınız" dedi.
St. Eugene Misyon Okulu, 1912'den 1970'lerin başına kadar Katolik Kilisesi tarafından işletilirken ardından geniş bir golf sahasına sahip bir tatil köyü ve kumarhaneye dönüştürüldü. Söz konusu okulun şu anki adı ise St. Eugene Golf Resort and Casino olarak biliniyor.
YÜZLERCE İSİMSİZ MEZAR
Kanada'nın Britanya Columbia eyaletinde yer alan Kamloops kentinde 1978 yılında kapatılan Kamloops Kızılderili (Yerli) Yatılı Okulu'nda, 29 Mayıs'ta yer radarı yöntemiyle yürütülen çalışmalarda 215 çocuğun kalıntılarına rastlanmıştı. Kalıntıların bulunmasının ardından Kanada'da, Kızılderili halka yönelik yapılanlar ve yatılı okullara ilişkin tartışmalar alevlenmişti. Kanada Kızılderililerinin İlk Milletlerinin toplanması ile oluşan Egemen Yerli Milletler Federasyonu (FSIN) ve Kızılderili milletlerinden Cowessess İlk Ulus, Saskatchewan bölgesinde yer alan Regina kentinin yaklaşık 140 kilometre doğusunda bulunan eski Marieval Kızılderili Yatılı Okulu çevresinde yüzlerce isimsiz keşfedildiğini duyurmuştu. Yapılan incelemelerin ardından isimsiz mezar sayısının 751 olduğu açıklanmıştı.
Bu tür zorunlu yatılı okullar, yerli gençleri asimile etmek amacıyla 19. ve 20. yüzyıllarda Kanada hükümeti ve dini yetkililer tarafından yönetiliyordu. 1863 ile 1998 yılları arasında 150 binden fazla yerli çocuk ailelerinden alınarak bu okullara yerleştirildiği düşünülüyor. Söz konusu okullarda çocukların kendi dillerini konuşmalarına veya kültürlerini uygulamalarına izin verilmezken, çocuklar bu okullarda kötü muameleye ve istismara maruz kaldı.
Öte yandan Kanada’da 2008 yılında bu sistemin etkilerini belgelemek için başlatılan bir komisyon, çok sayıda yerli çocuğun asla kendi topluluklarına geri dönmediğini tespit etmesinin ardından Kanada hükümeti sistem için resmi olarak özür dilemişti.
