İstanbul
Hafif yağmur
8°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,9262 %0.02
37,4910 %0.16
96.736,60 %-1.1
3.312,17 0,23
Ara
Muhalif. DÜNYA "Kızları köleleştirdiler, bize merhamet etmeyecekler"

"Kızları köleleştirdiler, bize merhamet etmeyecekler"

Kabil’de medyada çalışan kadınlar, Taliban’dan kaçınmak için kimliklerinin izlerini yok etmeye çalıştıklarını anlattı.

Okunma Süresi: 3 dk

Taliban’ın ülkeyi ele geçirmesinin ardından Afganistan’da özellikle kadınlar için karanlık bir dönemin başlangıcı da beraberinde geliyor. Afgan kadın hakları aktivisti Seraj Mahbouba, dünya liderlerine tepki göstererek, “Umrunuzda olmadık” demişti. Şimdi de medyada çalışan kadınlar seslerini duyurmaya çalışıyor.

Aaisha, geçen haftalarda The Guardian ile iletişim kuran ve yıkımı dünyayla paylaşan düzinelerce Afgan kadın gazeteciden biri. Tanınmış bir haber spikeri ve siyasi tartışma programı sunucusu olarak, hayatının, emeklerinin bir günde parçalandığını ifade ediyor. Şimdi, korkusuzca rapor vermenin, geleceklerine mal olmasından korkuyorlar.

“ÖLÜM HER AN BİZİ TEHDİT EDİYOR”

The Guardian’a yaptığı açıklamada, “Uzun yıllar gazeteci olarak Afganların, özellikle de Afgan kadınların sesini yükseltmek için çalıştım ancak şimdi kimliğimiz yok ediliyor ve bizim tarafımızdan bunu hak edecek hiçbir şey yapılmadı” diyor.

Afgan kadın gazeteciler, Kabil’in şimdi kimliklerinin izlerini yok edip Taliban militanlarından uzak durmaya çalışırken sessizlik ve korkuyla dolu olduğunu anlatıyor.

“Son 24 saatte hayatımız değişti, evlerimize kapandık ve ölüm bizi her an tehdit ediyor. Etrafımızda Taliban korkusuyla dolu bir sessizlik var.”

“BAZI KIZLARI ALIP KÖLE YAPTILAR”

Fereyba ise kadınların ve kızların dövüldüğü, zorla eş olarak alındığı ve tecavüze uğradığına ilişkin raporların, yakında kendi kaderi olabileceği konusunda paniğe kapıldığını söylüyor. Cızırtılı bir telefon bağlantısı aracılığıyla, Taliban’ın Kabil kapılarına girdiğini duyduğu anı anlatıyor:

“Evin dışındaydım ve az önce kardeşimden ‘Neredesin? Hemen eve gitmelisin’ diye bir arama aldım. Ve çok korkutucuydu. İnsanların gözlerindeki, yüzlerindeki ifadeleri hayal edemezsiniz.”

“Öncelikle kendim için endişeleniyorum çünkü ben bir kadınım ve aynı zamanda kadın gazeteciyim” dedi. Taşralarda kendilerine bazı kızları alıp köle olarak kullandılar.”

“MERHAMET GÖSTERİLMEYECEK”

Zeyba da Afganistan’ın en büyük medya ağlarından biri için çalışıyor, bunun da kendisine, kocasına ve çocuklarına merhamet gösterilmeyeceği anlamına geldiğini söylüyor.

Kendisinin ve diğer gazetecilerin, fiziksel ve çevrimiçi varlıklarının herhangi bir izini yok etmeden önce alelacele kimlik belgelerini, bilgilerini, çalışmalarını elçiliklere göndermeye çalıştıklarını anlatıyor.

GAZETECİ ÖRGÜTLERİNDEN ÇAĞRI

Afganistan’daki durum, Avustralyalı gazeteciler birliğini Afgan meslektaşları için koruma talep etmeye sevk etti. Medya Eğlence ve Sanat İttifakı yaptığı açıklamada, çalışmaları nedeniyle hedef alınan Afganistan’daki gazetecilerin yanında olduğunu söyledi. Avustralya hükümetini, medya çalışanlarını herhangi bir insani vize teklifine dahil etmeye çağırdı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *