Yerel medya kaynaklarından alınan bilgilere göre, güvenlik güçlerinin şiddet kullanarak gösterileri bastırması halkı protestolardan alıkoymuyor. Birçok kentte pazar günü de darbeyi ve cunta rejimini protesto etmek için sokağa çıkanlar olduğu bildirildi.
Yaklaşık iki hafta önce düzenlenen gösterilerde, ülkedeki protestolarda bir günde en yüksek can kaybı yaşanmış ve aralarında çocuk ve gençlerin de olduğu en az 114 kişi güvenlik güçlerinin müdahalesi sonucu hayatını kaybetmişti. Yerel medya organları, bu hafta sonu da kolluk güçlerinin göstericilere ağır silahlarla müdahale ettiğini bildiriyor.
BM: Şiddet sona ermeli
Myanmar'da sivil ölümlerin arttığı ve sivil göstericilere ağır silahlarla müdahale edildiği haberleri üzerine Birleşmiş Milletler (BM) Myanmar Ofisi'nden bir kınama mesajı yayınlandı. Twitter'de yayınlanan mesajda, Ofisin Bago'da sivillere karşı ağır silahların kullanıldığı ve yaralılara tıbbi tedavi verilmesinin reddedildiğine dair haberleri takip ettiği belirtilerek, "Şiddet derhal sona ermelidir. Güvenlik güçlerini, tıbbi ekiplerin yaralıları tedavi etmesine izin vermeye çağırıyoruz" denildi.
Siyasi Tutuklulara Yardım Birliği'nin (AAPP) verdiği bilgilere göre, Myanmar'da darbe karşıtı gösterilerde gözaltına alınanların sayısı da 3 bini aştı. Birlik, cunta rejimine gözaltına alınanların ifadelerinin işkence altında alındığı suçlaması yöneltiyor.
Myanmar'da ordu, 8 Kasım 2020 tarihinde yapılan genel seçimlerde hile yapıldığını iddia etmiş, iktidardan düşürülen Aung San Suu Kyi'nin partisi Ulusal Demokrasi Birliği (NLD) seçimi açık bir biçimde kazanmış olmasına rağmen ordu sonucu tanımamıştı. 1 Şubat Pazartesi günü yönetime el koyan ordu, Devlet Danışmanı Aung San Suu Kyi ile birlikte çok sayıda siyasetçiyi gözaltına almıştı.
