AB Taksonomisinde gelişmeler hummalı bir şekilde devam ederken, Türkiye’deki etki yatırımı ekosisteminin çok yakında yürürlüğe girecek ve ülkemizde de uygulama alanı bulacak olan yeşil taksonomiye nasıl bir katkısı olabilir, hep birlikte konuya bir göz atalım.
AB Taksonomisi Nedir?
Avrupa Birliği’nin 2030 iklim ve enerji ile Avrupa Yeşil Mutabakatı hedeflerine ulaşabilmesi için yatırımların sürdürülebilir proje ve faaliyetlere yönlendirilmesi hayati önem taşıyor. Bunu başarmak için ise ortak bir dile ve “sürdürülebilir” olanın açıkça tanımlanmasına ihtiyaç var.
Taksonomi Tüzüğü olarak da bilinen ve 12 Temmuz 2020’de yürürlüğe giren (AB) 2020/852 Sayılı Tüzük ile çevresel açıdan sürdürülebilir ekonomik faaliyetlerin listelenip bir sınıflandırma sistemi oluşturulması hedeflendi.
Şirketler, yatırımcılar ve politika yapıcılar için çevresel olarak sürdürülebilir kabul edilecek ekonomik faaliyetlerin tanımlanmasının; yatırımcılar için güvenli bir ortam yaratılmasına, özel yatırımcıların “yeşil yıkamadan” korunmasına, şirketlerin iklim dostu olmasına, pazar bölünmesinin hafifletilmesine ve yatırımların en çok ihtiyaç duyulan alanlara kaydırılmasına katkı sağlaması bekleniyor.
Kısaca, AB Taksonomisini, Avrupa’yı 2050 yılına kadar iklim nötr hale getirmek üzere özel yatırımları ihtiyaç duyulan faaliyetlere yönlendirmeye yönelik bir rehber olarak düşünebiliriz.
Taksonomi Tüzüğü’nde ekonomik faaliyetlerin sürdürülebilir olarak sınıflandırılması bakımından aşağıdaki altı çevresel hedefe yer veriliyor:
- İklim değişikliğinin azaltılması
- İklim değişikliğine uyum
- Su ve deniz kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı ve korunması
- Döngüsel ekonomiye geçiş
- Kirliliğin önlenmesi ve kontrolü
- Biyoçeşitliliğin ve ekosistemlerin restorasyonu
Bir ekonomik aktivitenin bu altı hedefe önemli ölçüde katkı verip vermediğinin belirlenmesi için, güncel ve bilimsel veriler ışığında, teknik inceleme kriterleri geliştirilmesi görevi ise AB Komisyonu’na verildi.
Yatırımların çevresel hedefler üzerinde en çok olumlu etkiyi yaratan ekonomik faaliyetlere yönlendirilmesini sağlamak için, Komisyon’un, çevresel hedeflere potansiyel olarak en fazla katkıda bulunan ekonomik faaliyetler için teknik tarama kriterleri oluşturmasına öncelik vermesi isteniyor.
İklim Tebliği
İlk iki hedefe (iklim değişikliğinin azaltılması ve iklim değişikliğine uyum) yönelik olarak Komisyon tarafından hazırlanan ilk Tebliğ (EU Taxonomy Climate Delegated Act) 1 Ocak 2022’de yürürlüğe girdi.
Bu Tebliğ ile aşağıdaki başlıklar için teknik tarama kriterleri oluşturuldu:
- Ormancılık
- Çevre koruma ve restorasyon faaliyetleri
- İmalat
- Enerji
- Su temini, kanalizasyon, atık yönetimi ve iyileştirmesi
- Ulaştırma
- İnşaat ve gayrimenkul faaliyetleri
- Bilgi ve iletişim
- Mesleki, bilimsel ve teknik faaliyetler
Her ana başlığın altında ise ayrıntılı alt başlıklara ve ilgili “önemli bir zarar vermeme” (Do no significant harm – DNSH) kriterlerine yer veriliyor.
Yaşayan bir belge olarak tanımlanan Tebliğ’in zamanla gelişmeye devam etmesi ve daha fazla faaliyetin kapsama alınması öngörülüyor.
Taksonomi Tüzüğü’nde belirlenen diğer dört hedefe ilişkin mevzuatın ise 2022’nin ilk yarısında yayımlanması bekleniyor.
Diğer taraftan, belirli nükleer enerji ve doğal gaz faaliyetlerinin taksonomiye dahil edilmesine yönelik olarak AB Komisyonunca 2 Şubat 2022’de kabul edilen mevzuat önerisi hem üye ülkeler arasında hem de Parlamento’da çok ciddi tartışma konusu.
Komisyon, mevzuat önerisinde bu iki enerji kaynağınının “sürdürülebilir” faaliyetler olarak değil “geçiş dönemi” faaliyetleri olarak sınıflandırıldığını vurgulayarak, zorlu iklim nötr hedefine ulaşmada gaz ve nükleerin katkı yaracağını savunuyor.
Avusturya, Danimarka, İsveç ve Hollanda fosil gazın taksonomi dışında tutulmasını talep ederken, nükleer enerji konusunda ayrışıyorlar. Fransa, Çek Cumhuriyeti ve Macaristan’ın başı çektiği ülkeler, nükleer enerjinin taksonomiye dahil edilmesini savunuyor.
Çevre Örgütleri, öneriyi taksonomi çerçevesinin gelecekteki kullanımını ve etkisini temelden değiştirmek, dört yıl süren bilimsel, finansal analiz ve paydaş diyaloğunu göz ardı etmek, taksonomiyi rüzgar ve güneş gibi uzun vadeli sürdürülebilir ekonomik faaliyetleri finanse etmek için yararlı bir araçtan ekonominin dönüşümünü kısıtlayan bir araca dönüştürmek yönleriyle eleştiriyor. Bazı STK’lar Komisyonu “kurumsal yeşil yıkama” ile suçluyor.
Çin fosil gazı, Güney Kore ise nükleer enerjiyi dışlayan bir taksonomi geliştirirken, mevcut önerinin AB sistemini itibarsızlaştıracağı ve küresel çıtayı düşüreceği dile getiriliyor.
Konsey ve Parlamento’nun öneriyi incelemek ve itiraz etmek için 4 aylık süresi ve 2 ay ek süre talep etme hakları var. Önerinin AB’nin iç onay sürecini aşıp, 1 Ocak 2023 tarihinde yürürlüğe girip giremeyeceğini önümüzdeki dönemde izleyeceğiz. Ancak, Avusturya önerinin yasalaşması halinde konuyu Avrupa Birliği Adalet Divanı’na taşıyacağını beyan etti. Söz konusu seçeneğin, Lüksemburg ve Almanya tarafından da değerlendirildiği biliniyor.
Yeşil Mutabakat Eylem Planı, Taksonomi ve Türkiye’nin Etki Yatırımı Ekosisteminin Olası Katkıları
2021/15 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi uyarınca yayımlanan “Yeşil Mutabakat Eylem Planı” gerek Türkiye’nin de taraf olduğu “2030 Sürdürülebilir Kalkınma” gündemi hedefleri doğrultusunda ülkemizin yeşil, kaynak-etkin, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir ekonomiye geçişi, gerekse AB ile daha ileri bir bütünleşme açısından önemli bir yol haritası ortaya koyuyor.
Yeşil Mutabakat Eylem Planı aşağıdaki başlıkları içeriyor:
- Sınırda karbon düzenlemeleri
- Yeşil ve döngüsel bir ekonomi
- Yeşil finansman
- Temiz, ekonomik ve güvenli enerji arzı
- Sürdürülebilir tarım
- Sürdürülebilir akıllı ulaşım
- İklim değişikliği ile mücadele
- Diplomasi
- Avrupa Yeşil Mutabakatı bilgilendirme ve bilinçlendirme faaliyetleri
Bu kapsamda, Yeşil Finansman ana başlığı altında, AB’nin ve uluslararası kuruluşların taksonomi mevzuatı dikkate alınarak ülkemizde de yatırımların sürdürülebilirliğini belirleyecek bir mevzuat hazırlanacağına dair ortaya konan hedef, etki yatırımı modelinin bu alanda uygulama alanı bulması ve sürece kolaylaştırıcı etki yapması açısından son derece heyecan verici. Yeşil Finansman çerçevesinde hedeflerin hayata geçirilmesi sürecinde etki yatırımlarının rolünü ve uygulamasını takip ederek paylaşmaya devam edeceğiz.
Kaynak: etkiyap.org