Üniversite öğrencileri bir buçuk yıllık pandemi arasının ardından yola koyuldu. Bavulunu eline alan öğrencinin karşısına ulaşım ücretleri, barınacak yer gibi sorunlar dikiliyor. Öğrencilerin büyük bölümü öğrenimlerini devam ettirebilmek için çalışmak zorunda olduğunu söylüyor.
Ankara Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü üçüncü sınıf öğrencisi Ozan Deniz Ödemiş, bu yıl arkadaşlarıyla ev kiralamak istiyor. Şehre geldiği ilk yıl KYK yurduna kayıt hakkı elde edemediğini anlatan Ödemiş, “Devlet yurdu çıkmadığı için Cebeci Kampusu’na yakın özel bir yurda girmek zorunda kaldım. Bu özel yurdun fiyatı yıllık 10 bin TL’ydi. O zaman için de pahalıydı ancak bu yıl aynı yurdun fiyatının 15 bin TL olduğunu öğrendim” dedi. Dudak uçuklatan fiyatlardan dolayı okulun yakınında ev arayamadığını aktaran Ödemiş, “Cebeci’de 30-40 yıllık binalara bin 500-bin 800 TL istiyorlar. Geçen bir arkadaşım Cebeci’den bin 100 TL kira verdiği evden çıktı. Ev sahibi o eve şimdi bin 500 TL istiyor” dedi.
Okulunun yakınındaki evler çok pahalı olduğu için Tuzluçayır’da ev aradığını kaydeden Ödemiş, sözlerine şöyle devam etti:
“Ağustos ayından beri ev kiralarına bakıyorum, bir ay geçmesine rağmen aynı evlerin fiyatı en az 150-200 TL arttı. Bunda okulların açılması etkili oldu. Bu fiyatlarda tek başına eve çıkmak çok zor, ev arkadaşı arıyorum. Tuzluçayır’da ortalamanın altında 2+1 evler 700-800 TL. Oradan ev tutarsam yol masrafım da olacak. Ayrıca sadece kiralar ve yurt fiyatları artmadı, şehirlerarası otobüs biletleri de arttı. Ailem İstanbul’da yaşıyor. İstanbul-Ankara arası otobüs biletleri 140-150 TL arasında 2019 yılında ise fiyatlar 100 TL’ydi.”
Hacettepe Üniversitesi Alman Dili ve Edebiyatı Bölümü ikinci sınıf öğrencisi olan Esra Alkan, 2018 yılında Ankara’ya geldiğini söylüyor. İlk senesinde Hacettepe Üniversitesi Rektörlüğü’ne bağlı Beytepe Kız Yurdu’nda kaldığını kaydeden Alkan, “Hâlâ aynı yurtta kalıyorum. 2018 yılında dört kişilik olan yurt ücretim 315 TL’ydi. 2021 yılında ise bu ücret 480 TL oldu. Bu fiyata o yurtta kalmanın çok adaletsiz olduğunu düşünüyorum” dedi.
Otobüs biletlerinin de çok zamlandığını aktaran Alkan, “Üç yıl önce Ankara-İstanbul arası otobüs biletleri 60-80 TL arasında değişirken şu an fiyatlar 150 TL. İhtiyaçların zamlanması sadece öğrencileri değil tüm vatandaşları zor duruma soktu. Maddi destek aldığım babamın maaşına gelen zam, zorunlu ihtiyaçlara gelen zamlara göre aşırı orantısız” ifadelerini kullandı.
ÇALIŞMAK ZORUNDA BIRAKILIYORUZ
Nihal Yılmazarslan da üniversite için başkenti tercih edenlerden. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi üçüncü sınıf öğrencisi Yılmazarslan, 2019 yılında İzmir’den geldiğini aktarıyor. Şehirdeki ilk senesinde 2+1 bir öğrenci evinde ablasıyla aynı odayı paylaştığını söylüyor. Bu evin kirasını bin TL olduğunu kaydeden Yılmazarslan, “Şimdi bin 400-bin 500 TL’den aşağı ev yok. Bu sene ev arama sürecimde ise okulumun yakınındaki kiralık evlere bin 500- bin 600 TL istendiğine şahit oldum ki çoğu da bakımsız, eski evler. Özellikle yeni kayıtların yapıldığı eylül ayında ev sahiplerinin fırsatçılık yapıp kiraları aşırı arttırdığını düşünüyorum” diye konuştu.
ANKARA’YA DÖNÜŞ EN AZ ALTI BİN TL
Şehir dışında okuyan bir öğrencinin ailesini ziyaretinin bile lükse dönüştüğünü kaydeden Yılmazarslan, hayat pahalılığı ile ilgili şunları söyledi:
“Bir buçuk sene önce İzmir-Ankara arası otobüs biletleri 70 TL’yken şu an 100 TL’den aşağı otobüs bileti bulmak imkansız hale geldi. Pandemi öncesinde nadiren de olsa 150 TL’ye uçak bileti bulunabilirken şimdilerde 300 TL’den aşağı bir uçak bileti bulmak hayal oldu. Ankara’ya dönüşüm neredeyse en az altı bin TL’ye mal oldu. Kira-emlakçı-depozito sarmalında çok fazla para cebimizden çıkıyor maalesef. Ayrıca evin temel eşyalarını almak da bir o kadar masraf... Bu giderlerden dolayı bir işte çalışmayı düşünüyorum fakat aynı zamanda okulumu aksatmama sebep olmayacak ve kendime vakit ayırmama da engel olmayacak bir iş bulmak imkânsız.”
MECBUR AKRABAMIN YANINDA KALACAĞIM
ODTÜ Psikoloji bölümü birinci sınıf öğrencisi Ali Ç, bu sene Ankara’ya geldiğini söylüyor. Okullar açılacağı için mutlu olduğunu aktaran Ali Ç, hayat pahalılığından da aynı oranda mutsuz olduğunu anlatıyor. Yurt ücretleri ve ev kiralarının çok yüksek olduğunu ifade eden Ali Ç, “Okulun yanında öğrencilerin yoğunlukla kaldığını bildiğim 100.Yıl semtinde gördüğüm kiralara çok şaşırdım. O semtin eski fiyatını bilmiyorum ama şu an iki bin TL’den daha ucuz bir ev yok. Özel yurtlar da pahalı olduğu için Ankara’da yaşayan bir akrabamın yanında kalacağım” diye konuştu.
