İstanbul
Parçalı az bulutlu
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,8724 %0.26
37,3321 %-0.05
104.723,30 %0.579
3.225,82 0,32
Ara
Muhalif. EKONOMİ İTO Başkan Şekib Avdagiç'ten Orta Vadeli Program değerlendirmesi

İTO Başkan Şekib Avdagiç'ten Orta Vadeli Program değerlendirmesi

Geçtiğimiz hafta açıklanan Orta Vadeli Program’daki kur politikasına ilişkin konuşan İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, 2025 sonrası kur ve enflasyon arasında bir korelasyon öngörülmüş olmakla birlikte 2024 için öngörülen kurun, ihracatçıyı ve ihracata personel sektörleri ciddi şekilde zorlamaya devam edeceğini belirtti.

Okunma Süresi: 3 dk

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, aylık ortalama enflasyonun artık kısa vade için yüzde 1-1,5 aralığında tutulması gereken bir döneme girildiğini belirterek, ”Önümüzdeki dönemin kısa ve orta vadeli hedefleri göz önüne alındığında, özel sektörün yanı sıra kamu iradesiyle belirlenen fiyat artışlarının da ana trendle uyumlu olması gerekiyor” ifadesini kullandı.

Avdagiç, İTO’dan paylaşılan yazılı açıklamasında, dezenflasyon sürecinde kritik bir döneme girildiğini belirterek, enflasyonda hissedilir bir yavaşlama gerçekleştiğini vurguladı.

Önemli noktanın aylık enflasyonun ana trendinde görülen yavaşlama olduğuna dikkati çeken Avdagiç, ”Yeni süreçte, kamu iradesiyle belirlenen fiyatların, bundan sonraki süreçte enflasyonun ana seyri üstünde daha da belirleyici olacağı kanaatindeyiz. Zira, bundan sonraki aylarda yıllık enflasyonda 8-9 puanlık düşüşler değil, daha düşük oranlı inişler göreceğiz” yorumunu yaptı.

Avdagiç, ”Aylık ortalama enflasyonu artık kısa vade için yüzde 1-1,5 aralığında tutmamız gereken bir döneme giriyoruz. Bu yüzden de önümüzdeki dönemin kısa ve orta vadeli hedefleri göz önüne alındığında, özel sektörün yanı sıra kamu iradesiyle belirlenen fiyat artışlarının da ana trendle uyumlu olması gerekiyor. Beklenti ve talebimiz, dezenflasyon sürecinde karşı karşıya kaldığımız zorlukların, enflasyonla mücadelede elde edeceğimiz başarıya değmesidir” değerlendirmesinde bulundu.

”Kur sıkıntıları devam edecek”

Şekib Avdagiç, önceki hafta açıklanan Orta Vadeli Program’daki (OVP) hedeflerin yakalanmasının önemli ayaklarından birinin kur politikasının gerçekçi olmasıyla ilişkili olduğunu belirtti.

2025 sonrası kur ve enflasyon arasında bir korelasyon öngörülmüş olmakla birlikte 2024 için öngörülen kurun, ihracatçıyı ve ihracata personel sektörleri ciddi şekilde zorlamaya devam edeceğini kaydeden Avdagiç, ”Bir başka ifadeyle kur aleyhine açılan makastan kaynaklı sıkıntıların bu yılın genelinde, 2025-2026 ve 2027’de de devam edeceğini görüyoruz. Aynı zamanda ithalat talebinde artışa yol açabilecek. Bu da cari denge üstünde ek risk oluşturabilecek. Buna en fazla derecede dikkat göstermek zorundayız. İhracata dayalı büyüme trendinin sağlıklı şekilde devam etmesi için en ivedi beklentimiz, kur ve enflasyon arasında zayıflayan korelasyonun sağlanmasıdır” değerlendirmesini yaptı.

Ekonomide hedeflenen dengelenmede, reel sektörün ve KOBİ’lerin sağlığının da aynı hassasiyetle korunması gerektiğine inandıklarını ifade eden İTO Başkanı Avdagiç, ”Şunun altını bir kez daha çiziyoruz. Enflasyonla mücadele sürecinde üretim yapısının korunması ve güçlendirilmesi ihmal edilmemeli. Yaşadığımız yüksek enflasyonun aynı zamanda arz açığı kaynaklı olduğunu kabul ederek, üretim açığının ne pahasına olursa olsun daha fazla artmasına müsaade edemeyiz. Dünya piyasalarıyla entegre olmuş Türkiye ekonomisinin üretim kaybına tahammül lüksü yok. Üretimin, aynı zamanda ihracat ve döviz geliri olduğu gerçeği, sıkı para politikasında da hassas bir terazi ihtiyacını gerektiriyor” açıklamasında bulundu. (AA)

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *