Yeşilçam'ın efsane isimlerinden birisi olan Adile Naşit, Kemal Sunal ve Münir Özkul gibi birçok efsane isim ile aynı sahneyi paylaştı.
Yer aldığı tüm filmleri izlenme rekorları kırdı ancak Naşit, Hababam Sınıfı serileri ile adını tüm kitlelere duyurdu.
Eğlenceli halleri ve herkesin içini ısıtan gülüşü ile beğeni toplayan Naşit, ölüm yılında unutulmadı.
Ölüm yılında sevenleri tarafından sevgi ve saygıyla anılan Adile Naşit'in hayatına dair detaylar gündeme geldi.
Hababam Sınıfı'nın cefakar Hafize anası, Neşeli Günler'in inatçı Saadet Hanım'ı, Tellioğulları'nın aileyi çekip çeviren Adile halası...
17 Haziran 1930'da tuluat ustası, 'Büyük Komedyen' anlamına gelen 'Komik -i Şehir' lakaplı, nam-ı diğer Sultan Hamid'i bile güldüren adam Naşit Özcan ile Ermeni asıllı tiyatro oyuncusu Amalia Hanım'ın kızı olarak dünyaya geldi.
Asıl adı Adela Özcan'dı. Yeteneği aileden geliyordu. Babası Naşit Bey, Sultan Hamid'i bile güldüren adam olarak da tanınıyordu. Adile Naşit'in annesi, anneanne ve dedesi de tiyatrocuydu.
Babası öldükten sonra okulunu bıraktı ve 14 yaşında İstanbul Şehir Tiyatroları Çocuk Tiyatrosu'na girdi. 1961'de eşi Ziya Keskiner ve ağabeyi Selim Naşit Özcan ile birlikte Naşit Tiyatrosu'nu kurdu. Tiyatro oyunlarının yanı sıra Hisseli Harikalar Kumpanyası, Neşe-i Muhabbet, Şen Sazın Bülbülleri gibi müzikallerde de rol aldı.
Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde en iyi kadın oyuncu ödülünü kazandı
Adile Naşit'in sinema yolculuğu 1947 yılında Yara filmiyle başladı ama filmlerde yoğun olarak rol almaya başlaması 1970'lerde oldu. En çok Ertem Eğilmez ve Kartal Tibet'in çektiği güldürü filmlerinde oynadı. Hababam Sınıfı'ndaki rolüyle herkesin gönlünde taht kurdu.
Hiç başrol oynamadı ama 1976'da İşte Hayat filmindeki rolüyle Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde en iyi kadın oyuncu ödülünü kazandı. Kendi bile inanamadı.
Adile Naşit'in tek çocuğu
Münir Özkul ile karşılıklı oynadığı filmlerdeki "anne" rolleriyle de ününe ün kattı Adile Naşit. Hatta 1985 yılında "yılın annesi" seçildi. Ancak o aslında en büyük acı, evlat acısı çeken bir anneydi. Oğlu bir kalp ameliyatı sonrası hayata tutunamadı. Oğlunun arkasından şu sözleri söylemişti:
"Sonra kuş, köpek, bebek böyle oyuncaklara tutkun olduk. Balıklar yaşadı, köpek kör oldu, çiçekler büyüdü. Böyle gidiyor yaşamın geri kalan kısmı.”
Adile Naşit tek çocuğu Ahmet'i 16 yaşında kaybettikten sonra çocuklara yöneldi. Bir nesil onun kuzucuğu, o ise bir neslin masalcı teyzesiydi.
Adile Naşit'in Ölümü
Hüznünü içinde yaşadı, başarısını filmleriyle ölümsüzleştirdi, hayatını çocuklara adadı. 11 Aralık 1987'de İstanbul'da kansere yenildi. Artık oğlu Ahmet ile yan yana Karacaahmet Mezarlığı'nda yatıyor.
Adile Naşit, 11 Aralık 1987 yılında doğduğu şehir olan İstanbul'da 57 yaşındayken bağırsak kanseri sonucu yaşamını yitirdi. Cenaze töreni 13 Aralık 1987 tarihinde Şişli Camii'nde düzenlendi.
Öğlen kılınan cenaze namazının ardından Karacaahmet Mezarlığı'na defnedildi. İstanbul Karacaahmet mezarlığında ilk eşi Ziya Keskiner ve oğlu Ahmet Keskiner ile birlikte yatmaktadır.