George Orwell, “1984”ü (*) yazdığında aklından neler geçiyordu? “Her şeyi gören, bilen, kontrol eden, işkence eden, öldüren ve önünde diz çökenleri ancak kendi istediği tarzda yaşatan Büyük Birader”i yaratmak, onun yönetiminde bir korku, şiddet, baskı, karamsarlık, kuşku, sevgisizlik toplumu kurgulamak fikrini nasıl edinmişti?
Henüz geride bırakılmış İkinci Dünya Savaşı böyle cerahatli bir yara, bu kadar karamsar bir bakış yaratabilir miydi?
Veremle ölümcül çarpışması sırasında, hasta yatağında zorluklarla kaleme aldığı bu romanıyla George Orwell sonraki kuşaklara, “sakın diktatörlüklere yol vermeyin, yoksa başınıza neler neler neler gelir” mi demek istemişti?