“Sayım çıkmıştır” anonsuyla birlikte bahçeye çıktıklarını, anlatan Pehlivan, “Her biri 12 ayrı koğuştan oluşan dört ayrı bloklu bir binaydı burası. Merdivenlerden inerken karşılaştığımız hükümlülerle birbirimize ‘Geçmiş olsun’ diyorduk. Sahi, geçiyor muydu?” dedi.
Hükümlülerin cezaevi yemekhanesindeki televizyonda futbol maçlarını seyretmek istediğini ancak yayıncı kuruluş açık cezaevini “ticarethane” gibi görmesinden dolayı maliyetinin oraya 116 bin lira olduğundna bahseden Pehlivan, “Kurumun ödeneği olmadığından, mahkûmlardan para toplanması gündemdeymiş. ‘Bunu da yaz Barış abi’ diyorlar, ‘Yazarım diyorum. Her şey ne kadar garip.” diye yazdı.
