İstanbul
Parçalı az bulutlu
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,8609 %0.2
37,2521 %-0.26
101.862,80 %-2.02
3.228,24 0,39
Ara
Muhalif. GÜNDEM "Birileri rahatsız olsun her yerde söyleyeceğim"

"Birileri rahatsız olsun her yerde söyleyeceğim"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ankara’da 107. Dönem Kaymakamlık Kursu Açılış Programı'nda konuştu. 

Okunma Süresi: 4 dk

Bakan Soylu, "Bugün birileri eskiden yaşananları hatırlamıyor olabilir. Birileri rahatsız olsun, bunu her yerde söyleyeceğim. 1987'de yine 3 koldan saldırdıkları 30 sivil vatandaşımızı katlettikleri Pınarcık Köyü katliamı var. Bu nasıl vahşet diye kendi kendimizre dövünüp dururduk" dedi.

Bakan Soylu’nun konuşmasından satır başları şu şekilde:

Geçen hafta şehit olan kardeşlerimizin huzurunda eğiliyorum. O operasyonda şehit olan 2 Yüzbaşı ve Astsubayımıza Allah’tan rahmet diliyorum.

Tarih zaman zaman insanlığın karşısına çıkardığı birbirine benzer fotoğraflarla aslında bir şey söyler. Hepiniz bilirsiniz 150 yıl önce Düyûn-ı Umumiye diye bir kurum vardı. Ne yazık ki IMF’den de 9-10 yıl önce kurtulabildik. 1 asır önce de bu millete Sevr’i dayadılar, bu topraklar bunu kabul etmediler. Bugün de Sevilla haritası denen bir ucubeyle geldiler, bu toprak bunu da kabul etmedi. Bizi sürekli dar alanlara çekmeye muhtaç bir hale getirmeye çalışıyorlar. Ekonomik olarak yoğun bakımda her an dokunduklarında yıkabilecekleri bir Türkiye istiyorlar. Kendi insanına mahcup, tarihimize, medeniyetimize, kültürümüze, değerlerimize uzak bir Türkiye istiyorlar. Etrafında olan bitene sağır bir Türkiye istiyorlar. Bu politikadan sala vazgeçmediler.

GÖÇMEN SORUNU

Geri kabul anlaşmalarında maddi yardım taahhütlerine uymadılar. Hiçbir çözüm önerimize yanaşmadılar. Göçmenler ülkelerine girmesin diye her türlü zalimliği yaptılar. Görmezden, duymazdan geliyorlar.

Uluslararası küresel göç rotasına baktığımızda gelir eşitsizliğinin buna yol açtığını görüyoruz. Binlerce km ailesiyle yola dökülenlerin aldıkları riskin Batı medeniyetinin umurunda olmadığını hepimiz biliyoruz. Kendi halklarına tehdit olarak gösterilen terör örgütleriyle masaya oturup anlaşma yapabilecek kadar tıynetsiz olduklarını biliyoruz. Nasıl bir coğrafyada görev yapacağınızı, bir gün dahi uyursanız memleketin geleceğine halel getireceğini anlatmak için bunları söylüyorum.

Uyuşturucudan en çok Avrupa gençliği zarar görüyor. 2020 Avrupa uyuşturucu raporuna göre AB'de bu oran 23.7. Sentetik uyuşturucular kendi gençliklerini öldürürken adamlar havaya bakıp ıslık çalıyor. Uyuşturucu onların işbirliği içinde olduğu PKK'nın ana gelir kaynağı. Terörün finansmanını böyle sağlıyorlar. Yıllık 1.5 milyon dolar gelir elde ettikleri tahmin ediliyor.

'BİRİLERİ RAHATSIZ OLSUN, BUNU HER YERDE SÖYLEYECEĞİM'

Gençliğinden vazgeçiyor terör örgütünden vazgeçmiyor. AB ülkelerinde evlilik dışı gerçekleşen canlı doğumların oranı 2016'da yüzde 43'e ulaşmış. OECD'nin verilerine göre bu oran yüzde 2 ile 3 arasında. OECD ülkeleri içinde en düşük oranın olduğu 3 ülkeden biri.

Bir takım protestoları yaparken sözde gündemi bir anda buna bağlamaları boşa değildir. Biz buna karşı çıkınca hep bir ağızdan bizi taşlamaları herhalde boş yere değildir. Hepsinin bir amacı var. Bugün birileri eskiden yaşananları hatırlamıyor olabilir.

1984'den bugüne 6021 sivil vatandaşı katletti PKK. Birileri rahatsız olsun, bunu her yerde söyleyeceğim.

1987'de yine 3 koldan saldırdıkları 30 sivil vatandaşımızı katlettikleri Pınarcık Köyü katliamı var. Bu nasıl vahşet diye kendi kendimizre dövünüp dururduk. Bunu bir insan yapmış olamaz. bunu yapanlar hayvanlardan aşağı mahluklardır.

Böyle bir şey sözkonusu olamaz. Aşağılık mahluklardır. Hep bu acılarla, dertlerle, fotoğraflarla büyüdük. Peçenek köyü katliamı sonrasında köye bağsağlığına gelenleri taşuıyan minibüsü havaya uçurdular, 3 sivil vatandaşımız şehit oldu.

1990'da Elazığ'ın Kovancılar beldesinde 9 mühendisimizi kurşuna dizerek katlettiler. Şehitlerimizden birinin evladı hala Bakanlığımızda görevlidir. 1993'te Erzincan'da Başbağlar köyünün etrafını 100 kişilik terörist grubu sardı, 20'si köye girdi, toplam 32 kişiyi katlettiler. Aynı yıl Van'da yine kurşuna dizmek suretiyle 14'ü çocuk, 8'si kadın 26 vatandaşımızı katlettiler. Bu liste çok uzun. Lütfen okuyun... Bitlis'te 93'te Yasemin öğretmenin nasıl katledildiğini... Alelade bir terör örgütüyle karşı karşıya değiliz. Bunu çiçek böcek görenlere tavsiyem şu katliam listesinin bir parçasını alıp okusunlar. Sonra da dişlerimizi sıktık diye bizi devlet adabı konusunda eleştirenler düşüncelerini tekrar ortaya koysun. Kulp'ta sadece para kazanmak için ormana giden işçiler acımazsızca katledildi. Bu cenazeleri biz kaldırdık

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *