2009'daki vahşi cinayet ve sonrasındaki gelişmeler, Cem Garipoğlu'nun gerçekten intihar edip etmediğiyle ilgili tartışmaları alevlendirmişti. Münevver Karabulut'u katleden ve sonrasında cezaevinde intihar ettiği öne sürülen Garipoğlu'nun yurt dışına kaçtığı, kimlik değiştirdiği ve estetik operasyonlar geçirdiği iddiaları, Karabulut ailesi tarafından gündeme getirilmişti.
Mezar Açma ve DNA Testi
Bu iddialar doğrultusunda, Cem Garipoğlu'nun mezarı açıldı ve DNA testi yapıldı. Mezardan alınan örnekler, Garipoğlu'nun baba ve annesinin DNA örnekleriyle karşılaştırıldı. Sonuçlar, Garipoğlu'ndan alınan DNA örneklerinin, anne ve babasının DNA profiliyle tamamen aynı olduğunu gösterdi.
Poşetteki Kan Örneği
Mezardan çıkarılan bir başka poşette bulunan kan örneği, yapılan testlerde insana ait olmadığı tespit edildi. Bu bulgu, Garipoğlu'nun yurt dışına kaçtığı iddialarını kesin bir şekilde çürütmese de, ölüme dair daha fazla soru işareti bırakmadı.
Soruşturma Sonuçları ve Takipsizlik Kararı
Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı, yürütülen soruşturma sonucunda, Cem Garipoğlu'nun mezarında bulunan kişinin gerçekten o olduğu kararına vardı. Karabulut ailesinin itirazları ve soruşturma sürecine rağmen, son karar olarak takipsizlik kararı verildi. Garipoğlu'nun intihar ettiği, yani yurt dışına kaçtığı iddialarına dair herhangi bir ek kanıt bulunamaması, soruşturmanın sonlanmasına yol açtı.
Münevver Karabulut'un ailesinin yaptığı tüm itirazlar, sil baştan reddedildi.
