Bekçilerin, Batman’da 15 yaşında bir çocuğu yere yatırarak darp etmeleri ve dün akşam kalabalık ortamda silah kullanmalarının önüne geçilmesi gereken bir sorunu işaret ettiğini belirten Taşcıer, “Neredeyse her gün bir bekçi şiddeti vakası görüyoruz. Tek görevleri genel kolluğa bildirimde bulunmak ve önleyici tedbir almak olan bekçilerin sürekli vatandaşları darp görüntüleriyle, havaya ateş açarken ve hakaret ederken görülmeleri artık sorunun görmezden gelinemez olduğunu ispatlıyor" ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE’DE YENİ ŞİDDET TÜRÜ "BEKÇİ ŞİDDETİ"
Bekçilerin karıştığı olayların giderek arttığını belirten Taşcıer, “Görevleri sorun gördükleri olay veya kişilerle ilgili genel kolluk kuvvetlerine bildirimde bulunmak ve onlar gelene kadar önleyici tedbir almakla sınırlı olan bekçilerin sürekli şiddet yaratan bir konuma gelmesi, vatandaşları orantısız müdahalelerle darp etmeleri, gereksiz silah kullanmaları ve olası kazalara neden olma potansiyelleri durumun vahametini artırıyor. Artık Türkiye’nin gündemine bir de ‘bekçi şiddeti’ diye bir şiddet türü eklenmiş durumda. Son olarak sokağa çıkma yasağını ihlal ettiği gerekçesiyle Batman’da 15 yaşında bir çocuğun yere yatırılıp tekmeler ve yumruklarla darp edilmesi, bu soruna bir an önce çözüm bulunması gerektiğini bize gösteriyor. Sonucu yalnızca idari para cezası olacak bir konuda dahi böylesi bir şiddetin uygulanıyor olması, gücün istismarını işaret ettiği gibi, verilen eğitimlerin yetersizliğini ve kurum içi cezasızlık kültürünün sonuçlarını ortaya koyuyor” dedi.
CEZASIZLIK ALGISI ŞİDDET DEVAMLILIĞI YARATIYOR
Bekçilerin uyguladığı şiddet ve silah kullanımı nedeniyle bugüne kadar sonuçlanan bir soruşturma olup olmadığını ve kaç bekçinin ilişiğinin kesildiğini soran Taşcıer, “Dünkü şampiyonluk kutlamalarında bekçilerin çok tehlikeli biçimde silah kullanması, bekçilere verilen yetkilerin tekrar sorgulanması gerekliliğini önümüze koyuyor. Daha kanun çıkarken çok net şekilde uyarılarımızı yapmıştık ve ne yazık ki yine haklı çıktık. Soruşturmaların etkin yürütülmemesi, ve cezasızlık algısı, eline güç verilenin başkalarına şiddet uyguladığı bir devamlılığı yaratıyor” ifadelerini kullandı.
