İstanbul
Parçalı az bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,7549 %0
37,3001 %-0.61
101.854,42 %2.576
3.176,44 0,81
Ara
Muhalif. GÜNDEM CHP’li Ağbaba'dan dikkat çekici ekonomi eleştirisi

CHP’li Ağbaba'dan dikkat çekici ekonomi eleştirisi

Yaşanan ekonomik krizle ilgili olarak iktidarı eleştiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, “Bu ekonomik krizin sebebinde, kendilerinin hiç suçu yok, 2013’teki Gezi olaylarına bağlıyorlar. Utanmasalar 1929 ekonomik buhranına bağlayacaklar. 1929’daki dünyadaki ekonomik buhrandan dolayı Türkiye’de enflasyon yüksek diyecekler” dedi.

Okunma Süresi: 3 dk

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Malatya’da; Damızlık Büyükbaş Hayvan Yetiştiricileri Birliği Başkanı Ergül Günaydın’ı ziyaret etti. Ağbaba burada yaptığı konuşmada ekonomi konusunda iktidarı eleştirdi. Ağbaba şöyle konuştu: 

“Hem tarım hem hayvancılık, çok büyük sorunlarla karşı karşıya. Pandemi de bize gösterdi ki gıda, hayvancılık en önemli, stratejik ürünlerden. Tarım, hayvancılık yoksa; o ülkenin de bir anlamı yok. Maalesef yıllardan beri üretimden kopmuş bir ülke durumundayız. Daha önce kendine yeten bir tarım ülkesiyken, şimdi saman, buğday, arpa dahil; her şeyi ithal eder duruma geldik.

"Savaştaki Ukrayna’dan buğday ithal eder duruma geldik"

Ukrayna ve Rusya ile  anlaşarak buğday getirmeye çalışıyoruz. Bunu da büyük bir kahramanlık olarak Türkiye’ye sunuyoruz. Savaştaki Ukrayna’dan buğday ithal eder duruma geldik. Bunun da her zaman olduğu gibi farklı manipülasyonlarla üzerini örtmeye çalışıyorlar. Türkiye ihracat yapıyormuş da onun için ithal ediyormuş gibi. Türkiye, geçmişte de ihracat yapıyordu. Ama ürettiği buğday vardı.

Çiftçinin, hayvancıların kullandığı mazottan ÖTV ve KDV almayacağız. Yanlış uygulanan politikalar; hem ilaç fiyatları, temel girdi dediğimiz yem, saman, yonca, veterinerlik hizmetleri de üreticileri hayvancılıktan kopma noktasına getirmiş.

2021 yılında çiğ süt satış fiyatı 2,90 TL iken, 50 kg yemi fiyatı 140 TL, saman 0.85 TL, yonca 1.7 TL, mazot 8 TL. Bugüne geldiğimizde çiğ sütün 7.50 TL , süt yemi 50 kg torba fiyatı 360 TL, saman 2.3 TL, yonca 3.5 TL, mazot ise 26 lira olmuştur. Artan maliyetler karşında zarar eden süt üreticileri, istemeden de olsa damızlık hayvanlarını kesime göndermekte. Yasak olmasına rağmen kesime göndermekte. Hayvanları beslemek evdeki çocuğu beslemekten daha zor, artan fiyatlar karşısında. Bunun çözümü çiftçiye, hayvancıya destek olmaktır.

"TÜİK verilerine rağmen en yüksek enflasyona sahibiz"

Şimdi yeni bir söyleme başlamışlar. Bu ekonomik krizin sebebinde, kendilerinin hiç suçu yok, 2013’teki Gezi olaylarına bağlıyorlar. Utanmasalar 1929 ekonomik buhranına bağlayacaklar. 1929’daki dünyadaki ekonomik buhrandan dolayı Türkiye’de enflasyon yüksek diyecekler. Hala dünyada en yüksek altıncı enflasyona sahibiz. TÜİK verilerine rağmen en yüksek enflasyona sahibiz. Faizimiz, her türlü baskıya rağmen dünyadaki en yüksek faizlerden birine sahip ülke, kötü yönetimin altında ezilmeye devam ediyor.”

Ziyaret sırasında Günaydın, ise  şunları söyledi:

“Son zamanlarda çok ciddi sıkıntılara maruz kalmış bulunmaktayız. Buna rağmen gene de aile türü işletmeler, girdilerin çok yüksek olması, zarar etmesine rağmen bırakmıyor. Elden çıkartmamak için tüm imkanlarını seferber ederek; hem ülke ekonomisine hem aile ekonomisine katkı sağlamak için… ‘Biz burada, bu sektörü bıraktığımız zaman, hepimiz yarın dışarıdan süt ve süt ürünlerini çok ciddi rakamlara almak zorunda kalacağız. Bunun için hepimiz direniyoruz. Enflasyon artışı, girdilerin çok ciddi, kaba yem, süt yemi. Çok ciddi bir artış mevcut. Bunun karşısında artık dayanamıyoruz, bunun karşısında artık bitme noktasına gelmişiz. Yazın sıcağında kar nasıl eriyorsa, şu anki politikalarla içerideki hayvan, biri birini yiyor. Birini satıp birine yem alıyor. Eldeki mevcut hayvanlar azalıyor. Ödemeleri olan yetiştiricilerimiz, hayvanlarını satmak zorunda kalıyor. Damızlık vasfı yüksek hayvanlar kesime gönderiliyor. Yasak olmasına rağmen vatandaş, istemeyerek de olsa, elindeki hayvanlarını kestiriyor.”

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *