İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,4702 %-0.05
36,5529 %-0.12
3.529.021 %2.978
3.072,37 0,62
Ara
MUHALIF GAZETECILIK GÜNDEM Çin, Güney Kore ve Arap Birliği'nden sonra bir mektup da Japonya'ya

Çin, Güney Kore ve Arap Birliği'nden sonra bir mektup da Japonya'ya

"Tek kişilik ordu" gibi Türkiye için çalışan siyaset bilimi doktoru ve hukukçu, İzlanda'nın Ankara Fahri Büyükelçisi Selim Sarıibrahimoğlu, Çin, Mısır, Arap Birliği, Güney Kore derken bu kez de Japonya'ya el attı. Sarıibrahimoğlu Japonya'nın İstanbul Başkonsolosu Hisao Nishimaki'ye bir mektup göndererek, Türkiye ve Japonya'nın ekonomi-ticaret işbirliğinin her ülkeye de büyük katkısı olacağını vurguladı.

"Tek kişilik ordu" Sariibrahimoğlu'nun, Japon Başkonsolos'a gönderdiği tarihi mektup şöyle:

Ekselansları Hisao Nishimaki,
Her şeyden önce, bu mesaj size, ailenize, elçilik personelinize ve güzel ülkenize yürekten selamlarımı iletmektir. Umarım harika bir yıl geçirdiniz ve profesyonel kariyerinizde iyi bir sağlık ve tatmin edici başarılar ile Yeni Yıl 2021'de daha da iyi bir yıl geçireceksiniz. 27 Mayıs 2021'de web seminerinize katılmak benim için büyük bir zevkti. Japonya ve Türkiye arasındaki ticaret ve yatırımın gelişimine yakından ilgi duydum ve “Japonya günü Ticaret ve yatırım fırsatları" konulu bilgilendirici seminerlerinizin bu ilişkinin büyümesine önemli ölçüde katkıda bulunduğuna ve katıldığınız çok değerli bilgileri ilettiğine inanıyorum. İlk olarak, bu hoş ve bilgilendirici etkinlik için teşekkür ederiz.

Sadece ihracat değil, aynı zamanda diğer ülkelerdeki Türk ve Japon işletmeleri arasındaki iş birliği de gelişiyor; Türk ve Japon firmalarının Orta Asya, Afrika ve Orta Doğu'daki projeler üzerinde iş birliği yaptığını belirttiniz. Bu durum iki ülke arasındaki ilişkilerin ilerlemesi için kritik öneme sahiptir.

Tokyo Ticaret Müdürü Murat Yapıcı'nın dediği gibi, 2012 yılında başlayan STA çalışmalarında önemli ilerleme kaydedilmiştir ve anlaşmanın imzalanmasıyla iki ülke arasındaki ticaretin çok daha yüksek bir seviyeye çıkacağı açıktır.

Mustafa Tacir, günümüzün zorlu küresel rekabet koşullarında yüksek teknolojili bir yapıya kavuşan ulusların zafer kazandığını vurguladı. Japonya'nın dünya çapında bir güç olarak ekonomik başarısı, teknolojiyi işin merkezine koymaktan kaynaklandığına işaret ediyor. Türkiye'nin rekabet yarışında güç kazanması için katma değer ve teknolojinin önemli bir rol oynadığını belirtti. Türkiye'nin rekabet avantajı elde edebilmesi için katma değer ve teknolojinin iş dünyasında önemli bir rol oynaması gerektiğini belirtti. Bu yararlı bilgi paylaşımı için minnettarım. Bu bağlamda, ülkeler arasında yeni teknolojik iş birliğinin oluşturulması gerektiği açıktır.

Japonya ve Türkiye arasındaki ticaret ve yatırıma öncelik vermenin birçok nedeni var. Japonya, Asya'daki en gelişmiş ülkelerden biridir ve geleneksel turizmden yenilikçi havacılık üretimine kadar ekonominin tüm sektörleri iyi gelişmiştir. Aynı zamanda, Japonya, Japonya'nın avantajlı bir cazibesi olan çok yüksek standartları koruyan lider bir yatırımcı olarak kendini kanıtlamıştır. Bu konuda güçlü bir devlet desteği var. Japonya'nın sarılma yaklaşımı, yabancı yatırımcıları rahat ettirecek şekilde sevindirici. Japonlar ve Türkler kültürde çok farklı olsalar da yapı ve davranış bakımından çok benzerler. Japonların disiplini ile sabırla yapılan çalışmalarda meyve verecektir. Bir ülkedeki Japon şirketlerinin sayısı ve faaliyet gösterdikleri alanlar sadece yatırım açısından değil, aynı zamanda bulundukları ülke ile olan ticari ilişkilerini ve ticarete konu olan ürünün bileşimini de doğrudan etkilemektedir. Temmuz 2009 itibarıyla Türkiye merkezli Japon şirket sayısı 116'dır. 

Japon şirketleri, bulundukları ülkedeki yerel ofisleri aracılığıyla Japonya'ya ithalat işlemleri yapmayı tercih ediyorlar. İkili ticari ilişkilerimiz Türkiye'ye karşı olmakla birlikte, bu durumun ödemeler dengesi incelendiğinde ortaya çıkmayan işlemlerle dengelendiği görülmektedir. Yukarıda belirtilen hususlar çerçevesinde, Japonya ile bir bütün olarak ticari ve ekonomik ilişkilerin ele alınmasında büyük bir fayda vardır. Bugün, son ekonomik gelişmeler ışığında, Türkiye'ye daha fazla Japon yatırımının geleceği umulmaktadır. Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği uygulayan ve müzakere sürecinde olan Türkiye, özellikle AB ve diğer Avrupa ülkelerine yönelik faaliyetlerini genişletmeyi ve bölgeye yatırım yapmayı planlayan Japon yatırımcılar için caziptir.

Mitsuaki SANO, Japon ürünlerinin çok pahalı ve talep gören ürünler olmadığını belirtti. Japonların güven ilişkisine büyük önem verdiğini ve "güven bozulduğunda, iş yapmayı seçmediklerini, bu yüzden kaliteden ödün vermediklerini" söyledi." dedim. Bu noktada, onunla aynı fikirdeyim. Umarım, zaman içinde, iki ülkenin talep dengeleri hizalanacak ve yıldız bir iş yapacağız. Şu anda Türkiye'de 200 Japon işletmesi var. Bu bir gerçek: Japonlar kasıtlı olarak Türkiye'yi seçiyorlar. Japon şirketleri Türkiye'de önemli yatırımlar yaptı. İstanbul Ticaret Odası, "sürdürülebilir ve koordineli bir birim" kurdu. Bu son gelişmeden faydalanmakta yarar var. Son olarak, Japonya ile Türkiye arasında zıt iklimleri ve ekonomik kültürleri nedeniyle önemli sinerjiler var.

Mesleki uzmanlık, iki ülkenin bu fırsatlardan tam olarak yararlanmasına yardımcı olabilir. Web Semineri sırasında makroekonominin önemi vurgulandı: "Bir ülkeye yatırım yapmak istiyorsanız, geçmişini bilmeniz gerekir, aynı zamanda en önemlisi Olası geleceğini de bilmeniz gerekir.” Kesinlikle bu yorum katılıyorum. Yatırım işi, en azından ekonomi, hukuk ve Siyaset Bilimi bilgisini gerektirir.
Bu vesile ile size iltifatlarımı sunuyorum ve yorumlarınızı ve katkılarınızı dinlemeyi ve Japonya ile Türkiye arasındaki ticari ilişkilerin geliştirilmesi konusundaki bu diyaloğu ilerletmeyi dört gözle bekliyorum. Bu amaçla, ben de her zaman sizinle tanışmak için hazırım.

Saygılarımla,
Dr. Yavuz Selim Sarıibrahimoğlu
Faculty of Political Sciences, Doctor of Public Law and Political Science
Board Member of the Honorary Consulates Association

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *