Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Adıyaman'da 39 bini konut, 3 bin 400'ü işyeri ve 3 bine yakını ahır toplam 45 bin 305 hak sahibi belirlendi. Bugün 2 bin 798 konutumuzun teslimini yapıyoruz. İnşası süren 32 bin konutumuzu yıl sonuna kadar peyderpey teslim edeceğiz. Önümüzdeki sene tüm hak sahiplerini ev ve iş yerlerine kavuşturmayı hedefliyoruz. Bu süreçte de barınma sorununu çözmek için adımlar attık. 91 binin üzerinde çadır gönderdik, konteyner kentlerde ve kırsallarda 35 bine yakın konteyner kurarak buralardaki vatandaşlarımıza hizmet verdik. 1,2 milyar TL'ye yakın kaynak kullanarak kira yardımı yaptık. Adıyaman'a savunma sanayi şirketlerimizin ortaklığıyla, TUSAŞ koordinasyonunda laboratuvar, test altyapısı, kablo, konnektör, kablaj üretim tesisi kuruyoruz.
Gezi olaylarından darbe girişimine sosyal kaos çıkarma deneyimlerinden ekonomik tuzaklara kadar her yolu denediler. Son olarak şanslarını Cumhurbaşkanlığı ve meclis seçimlerinde denediler. Yolda birbirlerini görseler selam vermeyecek olanları aynı ittifak çatısı altında birleştirdiler yine de beceremediler. Bütün bu yükü de Bay Kemal'in sırtına yükleyip çekildiler
Önümüze pek çok sinsi oyunla yolumuz kesilmeye çalışıldı. Gezi olaylarından darbe girişimine sosyal kaos girişiminden ekonomik tuzaklara karşı denediler, birer birer üstesinden geldik. Son olarak Mayıs seçimlerinde denediler. Yolda birbirini görseler selam vermeyecek olanları aynı ittifak içerisinde birleştirdiler ama başarılı olamadılar. Bütün günahı Bay Kemal'in sırtına yükleyip kenara çekildiler. Bay Kemal'e ilk hançerini vuranlar ise toplam oyları yüzde 1'i dahi bulmadığı halde sırtında Meclis'e taşıdığı uyanıklar oldu. Halbuki milletimiz o dönem kimin nerede durduğunu gayet iyi hatırlıyor. Bazı belediyeleri kaybetmemek için yine akıl ziyan arayışlara giriştiler. Terörle ilişkili partilerle demlenmek mi dersiniz, adliyeye saldıran teröristlere kol kanat germek mi dersiniz Akla gelen gelmeyen nice pazarlıkla çırpınıp duruyorlar. Bir yandan kendi içlerinde saç saça baş başa kavga içerisindeler. 6’lı masada milletimiz bunlara bakıp “İyi ki ülke bunlara kalmadı” diye hamd ediyor.
Ben evlatlarımızdan ümitliyim. Tabii çocuklarımızla birlikte onları yetiştiren hanımlarımızdan ümitliyim. Nüfusu giderek büyükşehir sınırlarına ulaşan Adıyamanımızı hak ettiği yere çıkartmak için sizlere ihtiyacımız var. Biz her zaman sizin yanınızdayız. Yeter ki siz şehrinize, evinize, ailenize, geleceğinize sıkı sıkıya sahip çıkın."
