Normalleşme ile birlikte yüz yüze eğitimin başladığı 1 Mart'tan itibaren 26 öğretmen koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti. Eğitim Sen İzmir 2 No’lu Şube, Çiğli Rotary Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi önünde açıklama yaptı.
Koronavirüs salgınının tüm dünyada önce sağlık sorunu olarak başlasa da genel anlamda bir eğitim sorununa da dönüştüğünü belirten Eğitim Sen İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Veysel Beyazadam, “Doğru zamanda doğru tedbirlerle yapılan müdahalelerin olumlu sonuç vereceği bilimsel olarak ortadayken yanlış politikalar yürütüldü. Ekonomik olarak üstesinden gelemeyeceğimiz en yetkili ağızlardan dile getirilirken vatandaş virüs ile ekmek arasına sıkıştırıldı. Kendi halkına cimri yandaşa bol keseden dağıtan tarz toplumun adeta gözüne sokuldu. İnsanına değersiz olduğunu hissettiren bu anlayışı kınıyoruz” dedi.
Fiziki koşullarının iyileştirilmesi yönünde söylemlerinin ve okulların açılıp kapatılmasına dair söylediklerinin dinlenmediğini belirten Beyazadam, “İktidarın başına buyruk politikaları sonucu öldük ve ölmeye de devam ediyoruz. En önemlisi de yüzümüze baka baka aşının okulların açılması için gerekli olduğunu ve okullar açılmadan öğretmenlerin aşılanacağınız söyleyen yetkililerin iki yüzlüğü ve utanmazlığı oldu. 15 Şubat’ta köy okullarının açılmaya başlatmasıyla aşılanan MEB Ziya Selçuk, kamuoyunun önünde aşılanarak pozlar verdi. Yandaş medyadaki algı operasyonlarıyla da tüm öğretmenlerin aşılandığı algısı yaratıldı. Sizin aşılanmanız bizi korumuyor Sayın Bakan! Ölüyoruz ve ölmeye de devam ediyoruz. Soruyoruz size, söz verdiğiniz aşılar nerede?” diye konuştu.
EĞİTİM EMEKÇİLERİ AŞILANMALI
Son 10 günde İzmir’de 74 öğretmenin Covid-19’a yakalandığını vurgulayan Beyazadam, “Maalesef her geçen saat bu sayı artarak devam ediyor. Daha iki gün önce Bornova Mustafa Kemal Anadolu Lisesi’nden Berrin Öğretmenimizi salgından dolayı kaybettik. Bizler sistemin gözünde değersiz, vakalar da istatistikten ibaret görülüyorsak buradan iktidarı uyarıyoruz. Bizler eğitim emekçileri olarak ölüyoruz ve bunun altında kalacağınızı da bilmenizi istiyoruz. Aşıyı sadece biz eğitim emekçileri kendimiz için değil toplum sağlığı için talep ediyoruz. Aşı bir toplum sağlığı sorunudur ve iktidar bunun en temel sorumlusudur. Sağlık emekçilerinin ortaya koyduğu yoğun çabayı boşa çıkarırcasına ortak akıldan uzak politikalardan vazgeçilmesini istiyoruz. Eğer gerekli tedbirlerin alınmadığı ve aşılamanın tamamlanmadığı bir süreç devam ederse Covid-19 salgınının sadece sağlık emekçileri için değil eğitim emekçileri için de meslek hastalığı olarak değerlendirilmesi zorunlu olacaktır. Yüz yüze eğitime derhal ara verilmesini ve eğitim emekçilerinin tüm paydaşlarıyla bir an önce aşılanmanın tamamlanmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
