İstanbul
Parçalı az bulutlu
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,8609 %0.2
37,2521 %-0.26
101.942,44 %-2.558
3.228,24 0,39
Ara
Muhalif. GÜNDEM Erdoğan: İzmir, tarihinin en karanlık devrini yaşıyor

Erdoğan: İzmir, tarihinin en karanlık devrini yaşıyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP'nin yönetiminde olan İzmir'i belediyecilik yönünden eleştirirken, "Bir zamanlar medeniyet sembolü İzmir, tarihinin en karanlık, perişan devrini yaşıyor" dedi. Erdoğan, İzmir'in perişan halde olduğunu savunarak, vatandaşların "ideolojik saiklerle değil hizmet anlayışına göre oy vermesi gerektiğini" söyledi.

Okunma Süresi: 3 dk

Erdoğan, AK Parti İzmir 8. Olağan İl Kongresi'nde konuştu. Muhalefete yüklenen Erdoğan,"Gazi'nin emaneti olan Cumhuriyet'e en büyük zararı, sorsanız Atatürkçülüğü ve Kemalizmi kimseye bırakmayan işte bu mirasyedi tayfa vermektedir. Yıllardır Gazi Mustafa Kemal'in mirasını yağmalamaktan bıkmadılar" diye konuştu.

Erdoğan'ın açıklamasından öne çıkanlar şöyle:

"İzmir'in tüm mahalleleri, caddeleri, denizi perişandır. Tek işi vatandaşa hizmet etmek ve şehri yaşanılır kılmak olanlar bundan başka her şeyi yapıyorlar. Yağmur çiselese İzmir'i su basıyor. Rüzgâr kımıldasa İzmir yaşanmaz hâle geliyor, havaya bakıp ıslık çalıyorlar. Altyapı zaten mevcut değil. Bir zamanlar medeniyet sembolü İzmir, tarihinin en karanlık, perişan devrini yaşıyor.

İşçi maaşlarını ödeyemedikleri için temel hizmetler bile aksar. Kentsel dönüşüm projesinde, dolandırıcılıklarının arkasında kendi partililerinin silüeti belirir.

Hakaret suçundan yargılanan edepsizleri protokole alıp baş köşeye oturturlar, sonra özür dilerler. Karşımızda neresinden tutsanız elimizde kalan bir İzmir fotoğrafı var. CHP Genel Başkanı bile farkında ki, İzmir'in temsilindeki sorunları ikrar etmek mecburiyetinde kaldı.

İzmir, her alanda sürekli geriliyor. Ama bunlar ilericilik kisvesi altında yağma düzenlerini devam ettirmek için uğraşıyor.

Bu kötü gidişat İzmir'in kaderi değil. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak bu tabloyu değiştirmek boynumuzun borcu. İzmirli vatandaşlarımızı, siyasi tercihlerini ideolojik saiklerle değil, eser ve hizmet merkezli olarak yapmaya ikna etmemiz gerekiyor.

Kendilerine 'Mustafa Kemal'in itleri' diyenlerle birlikte belediyelerde soygun düzeni kurmayı, kent uzlaşısı altında meşrulaştırma çabasına girdiler. Yıllardır Gazi Mustafa Kemal'in mirasını yağmalamaktan bıkmadılar.

Bir de utanmadan bizim terörsüz Türkiye çabamızla kendi suç ortaklıklarını bir tutmaya kalkıyorlar. Muhalefeti Türkiye ve Türk milletinin düşmanı kim varsa onların değirmenine su taşıma aracı haline bunlar getirdi. Yeni Başkanları kendini güya İzmirli olarak görüyor. İzmir'e tırnak ucu kadar faydası dokundu mu? Her İzmir'e gelişilerinde yediler, içtiler, dağıldılar. Gazi'nin emaneti olan Cumhuriyet'e en büyük zararı, sorsanız Atatürkçülüğü ve Kemalizmi kimseye bırakmayan işte bu mirasyedi tayfa vermektedir.

Daha savunma sanayine imalat sektörüne, turizmden lojistiğe kadar iddia sahibi olduğumuz pek çok başlığı saymıyorum. Türkiye kritik dönemlerde karar vericilerin vizyonsuzluğu nedeniyle hakkı olan yere gelememiştir. 2. Dünya Savaşı sonrası ve 1970'li ve 1990'lı yıllarda bu üzüntü verici hadiseyi tekrar tekrar yaşadık. Artık eski Türkiye yok.

Yalan yanlış sosyal medya üfürükleriyle eskiyi yüceltmeye çalışan güruhun amacı umutsuzluğu körüklemektir. Bunlar kağıt üzerinde kökenleri ve inançları ne olursa olsun ülkelerini hiçbir zaman vatan olarak içselleştirmemiş mankurtlardır. Bizim inancımızda umutsuzluk neredeyse küfre eşdeğerdir. Bizim umutlu olmak için çok sebebimiz var.

Son yıllarda yaşanan ekonomik sıkıntılar bilhassa sabit ve dar gelirli vatandaşlarımızın canını sıksa da bu geçici bir dönemdir. Enflasyonla mücadelemizin somut sonuçları bu yıl sonuna doğru daha iyi görülecektir. Makro ekonomik verilerimiz gayet olumlu seyredir. Ekonomik programımız hedeflerimize ulaştıkça sabit ve dar gelirli vatandaşlarımızdan başlayarak herkesin refah seviyesini yükseltecek adımları sıklaştıracağız.

İçeriden ve dışarından yapılan sabotajları, ihanetleri savuşturarak bugünlere geldik. Allah ömür verdikçe milletimizle birlikte Türkiye'nin dik duruşunu hep sürdüreceğiz. İzmir'in bu mücadeleye tarihine ve şanına layık katkı vereceğine inanıyorum."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *