İstanbul
Parçalı bulutlu
8°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
36,2388 %0.35
38,0197 %0.32
97.636,04 %0.291
3.360,84 -1,12
Ara
Muhalif. GÜNDEM Erdoğan: Terör belasını bitirmek için önümüzde önemli bir fırsat penceresi açılmıştır

Erdoğan: Terör belasını bitirmek için önümüzde önemli bir fırsat penceresi açılmıştır

Diyarbakır'da konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Terör belasını bitirmek için önümüzde önemli bir fırsat penceresi açılmıştır' ifadelerini kullandı.

Okunma Süresi: 7 dk

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Diyarbakır 8. Olağan İl Kongresi'nde önemli mesajlar paylaştı. Erdoğan konuşmasında "Son dönemde gerçekleşen çalışmaların tek bir amacı vardır. Terör örgütünün kendini feshetmesi, silahların kayıtsız şartsız teslim edilmesi, örgütün siyaset üzerindeki vesayetinin tamamen kaldırılması, yarım asırlık bölücü terör parantezinin kapatılmasıdır" ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, "Sırtını kime yaslarsa yaslasın artık hiçbir terör örgütü Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin karşısında herhangi bir şansı olmadığını gördüğünüz gibi biliyor. Tabii biz meseleye kalıcı çözüm bulma arayışımızdan da vazgeçmedik. İç siyasetimizde ve bölgemizde yaşanan kritik bazı değişiklikler sonrasında terör belasını nihai hedefine bitirmek için önümüze yeni ve önemli bir fırsat penceresi daha açılmıştır. Bunun heba ve heder edilmesini doğru bulmuyoruz." dedi.

Biz sizi gizli değil hep aleni sevdik

Erdoğan'ın konuşmasından önemli satır başları şöyle:

"Kardeşlerim Diyarbakır'ın huzuru unutmayın Türkiye'nin huzurudur. Diyarbakır'ın refahı unutmayın Türkiye'nin refahıdır. Bizim kardeşliğimiz İslam kardeşliğidir. Bizim kardeşliğimiz kader kardeşliğidir. Bizim cömertliğimiz ve konukseverliğimiz Hz.Osman misalidir.

Diyarbakır'ın her bir ferdi bu kadim medeniyetin asli mirasçılarıdır. Diyarbakır türküleri nasıl bir millet olduğumuzu dünyaya göstermeye yeter. Biz sizi gizli değil hep aleni sevdik. Biz Diyarbakır ile yürekten kopup gelen kardeşlik türkülerimizi söyleyemeye devam edeceğiz.

Sinsi niyetleri ortaya dökülmektedir

Neredeyse yarım asırdır bu millete nice acılar yaşatan, evlatlarından ayıran, bu milletin geleceğini karartan emperyalist oyunun son halkasını da Allah’ın izniyle bozma aşamasındayız. Bölgemizde yaşanan her hadise, oynanan yıkıcı oyunun, sergilenen alçak senaryonun gerçek yüzünü biraz daha açığa çıkarmaktadır. Bizi birbirimize düşürmek isteyenlerin süslü ve yaldızlı kavramlarla örtmeye çalıştıkları sinsi niyetleri ortaya dökülmektedir.

Bizim birbirimizden başka kimimiz var?

Evet, bizim birbirimizden başka kimimiz var? Soruyorum size. İyi günümüzde, sevincimizi, kötü günümüzde, üzüntümüzü paylaşacağımız, beraber gülüp, beraber ağlayacağımız kimimiz var? Hayatın her alanında etle tırnak gibi birbirine geçmiş insanları ayırmaya kalkmak zulmün en büyüğü değil midir? Bölgemizde ve dünyada birliğini, beraberliğini, kardeşliğini kaybedenlerin yaşadıkları acıları sizler de görüyorsunuz. Vatanına sahip çıkan ve bunları korumayanların, devletine sahip çıkıp güçlendirmeyenlerin, hayallerini ve hedeflerini aynı vizyon etrafında bütünleştirmeyenlerin, velhasıl, ülkesinin ve insanının üzerine titremeyenlerin akıbetlerinin nasıl berbat olduğunu sizler de takip ediyorsunuz.

Diyarbakır'sız bir Türkiye yetim kalır

Bizi birbirimizden ayırmak isteyenlerin gayesi ne size ne de bize iyilik etmek değil, kendi köhne düzenlerini sürdürebilecekleri bir ortam oluşturmaktır. İşte bunun için, yaşadığımız toprakları ortak vatanımız yapan bin yıllık hamuru kim bozmaya, kim zehirlemeye kalkarsa karşısına hep beraber biz dikileceğiz. Nasıl bir asır önce sırt sırta verip emperyalistlerin elinden ülkemizi kurtarmış ve cumhuriyetimizi kurmuşsak, şimdi de omuz omuza verecek, Türkiye Yüzyılı'nı birlikte inşa edeceğiz.

Nasıl cumhuriyet tarihi boyunca, tek parti faşizminin darbelere kadar nice badirelere birlikte göğüs germişsek demokrasi ve kalkınma tırmanışını da birlikte yapacağız. Unutmayınız, tıpkı 81 vilayetimizin her biri gibi Diyarbakır'sız bir Türkiye, yetim kalır. Tıpkı 783 bin kilometrekare vatan toprağının her karışı gibi Türkiye'siz bir Diyarbakır öksüz kalır.

Artık yeni şeyler söyleme vaktidir

Son bir buçuk asırdır, bilhassa da son yarım asırdır yaşadığımız sancılara artık dur deme vaktidir. Artık yeni şeyler söyleme vaktidir. Türkiye’nin uzunca bir geçmişe sahip, terörle mücadele serencamını doğrusuyla ve yanlışlarıyla tarihimizin bir parçası olarak kayıtlardaki yerini almıştır. 40 yılı aşan bu uzun mücadele sürecinde güvenlik güçlerimizden, kamu görevlilerimize ve masum vatandaşlarımıza kadar binlerce şehit verdik. Şehitlerimizin aziz hatıraları ilelebet kalbimizin en mutena köşesinde yaşayacaktır. Attığımız her adımın, şehitlerimizin canları pahasına bize emanet ettikleri ülkemizin geleceğini güvence altına alma gayesi taşıdığından kimsenin şüphesi olmasın.

Diyarbakır annelerinin acılarını da çok iyi biliyoruz

Tabii bunun yanında terör örgütü tarafından gasp edilerek ve kandırılarak dağa çıkartılan bölge insanımızın on binlerce evladı hayatını kaybetti. Bölücü örgütün zorla dağa kaçırdığı evlatlarına tam 5 yıldır kavuşma mücadelesi veren Diyarbakır annelerinin acılarını da çok iyi biliyoruz. Aynı şekilde milyonlarca insanımız ata yurdundan, köyünden, evinden ayrılıp başka şehirlere gitmek zorunda kaldı. Ülkemizin kalkınması, milletimizin refahı için kullanmamız gereken yüz milyonlarca dolar kaynağı terörün önünü kesmek için harcadık. En kıymetli varlığımız olan beşeri sermayemizi uzun yıllar hakkıyla değerlendiremedik.

Terörü bitirmek için çok ciddi inisiyatifler aldık

Yine bu dönemde vesayet karşısında sivil siyaseti güçlendiremedik. Demokrasimiz terör aracılığıyla yönlendirilmiş, yıpratılmış, hak ettiği seviyelere gelmesi engellenmiştir. Hiç şüphesiz rahmetli Özal'dan beri terör meselesini bitirmek için farklı yöntemler konuşulmuş, kimi teşebbüslerde bulunulmuştur. Biz de hükümetlerimiz döneminde terörle sadece güvenlik araçlarıyla mücadele etmedik. Terörü bitirmek için çok ciddi inisiyatifler aldık. Sadece elimizi değil, tüm gövdemizi taşın altına koymaktan çekinmedik. Ancak karşımızdaki yapı bu ülkenin ve bu milletin değil, bölgesel ve küresel güçlerin sesine kulak verdiği için bu çabalar hedefine ulaşamadı.

Yaklaşık 40 yıl önceki gayretleri hatırlıyorsunuz değil mi? Biz devlet, hükümet, siyasi irade olarak ne yapmamız gerekiyorsa hepsini yaptık, hatta fazlasıyla yaptık. Maalesef bu iyi niyetli çabamızın cevabını kimi ilçelerimizdeki mahallelere kazılan çukurlarla ve oradaki insanımıza sıkılan kurşunlarla aldık. Elbette o hainlerin hepsini de açtıkları çukurlara gömdük ama tarihi bir fırsatın heba edilmesine de engel olamadık. Terörle mücadeledeki tavizsiz çalışmalarımız sayesinde terör örgütü hamdolsun sınırlarımız içinde eylem yapamaz hale geldi. Diğer ülkelerdeki terör unsurlarını da sınırlarımızdan uzaklaştırdık. Terörü kaynağında bertaraf etme stratejimizle terör örgütü çok ciddi kan ve güç kaybına uğradı.

Önemli bir fırsat penceresi daha açılmıştır

Suriye'de 8 Aralık'ta yaşanan devrimle birlikte örgütün bölgesel hevesleri de kursaklarında kaldı. Sırtını kime yaslarsa yaslasın artık hiçbir terör örgütü Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin karşısında herhangi bir şansı olmadığını gördüğünüz gibi biliyor. Tabii biz meseleye kalıcı çözüm bulma arayışımızdan da vazgeçmedik. İç siyasetimizde ve bölgemizde yaşanan kritik bazı değişiklikler sonrasında terör belasını nihai hedefine bitirmek için önümüze yeni ve önemli bir fırsat penceresi daha açılmıştır. Bunun heba ve heder edilmesini doğru bulmuyoruz.

Terör örgütü kendini feshetmeli

Son dönemde gerçekleşen çalışmaların tek bir amacı vardır. Terör örgütünün kendini fes etmesi, silahların kayıtsız şartsız teslim edilmesi, örgütün siyaset üzerindeki vesayetinin tamamen kaldırılması, bölücü örgütün baskısı dolayısıyla bir Türkiye partisi olma vasfını kazanamayan siyasi yapıya bu yönde kendini geliştirme fırsatı verilmesi, bölgemizde artan çatışmalar karşısında iç cephemizin güçlendirilmesi, yarım asırlık bölücü terör parantezinin kapatılması tüm boyutları ve unsurlarıyla ebediyen tarihe gömülmesidir.

Altını çizerek ifade etmek istiyorum ki, bu sadece ve sadece büyük ve güçlü Türkiye hedefinin önündeki en son engellerden birinin devreden çıkartılmasıdır. Bu Kürt kardeşlerimizle ilgili bir konu da değildir. Sadece terör örgütünün tasfiye edilmesiyle sınırlı bir husustur. Çünkü son 22 yılda gerçekleşen pek çok reformla, sessiz devrimlerle ülkemizin asırlık sorunları birer birer ortadan kaldırılmıştır.

22 sene önce konuşulamayan, hayal dahi edilemeyen nice hakkı attığımız adımlarla ülkemize kazandırdık. Hangi kökenden, hangi inançtan, hangi meşrepten, hangi siyasi görüşten olursa olsun, 85 milyon vatandaşımızın her biri hak ve özgürlük reformlarından istifade etmiştir. Şayet demokrasi, hak, özgürlük gibi konularda birtakım eksiklikler varsa bu hepimizin ortak meselesidir ve çözümü için hep birlikte çalışacağız. Yine bu ülkenin her karış toprağı ve her bir ferdi temel altyapı hizmetlerinden, makroekonomik kazanımlara kadar her alanda yaşanan gelişmelerden payına düşeni almıştır."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *