Muhalif- Ankara
AKP, halktan kendi borçlanma oranın yaklaşık iki katı oranında gecikme zammı istiyor diyen Tekin, “Faize karşı söylemlerini dilinden düşürmeyen AKP İktidarı vatandaşı, esnafı ve şirketleri borçlandırarak iktidarına muhtaç hale getiriyor. Borçlandır, faiz al, icra takibi yap. 22 yıllık AKP iktidarının özeti budur “ diye konuştu.
Bu oranlar bu şekilde devam edecek olursa özellikle nakit sıkıntısı nedeni ile ödeme güçlüğü çeken vergi mükelleflerinin borçları ödenmesi mümkün olmayacak boyutlara ulaşacağını belirten Tekin, “Gecikme zammı ve faizi uygulamasının temel amacı bu ödemelerin zamanında gerçekleşmesini sağlamaktır. Vergileri artırarak yanlış ekonomi politikaları sonucu oluşan dev bütçe açığını kapatmaya çalışmak göz göre göre yaratılan ekonomik enkazın yükünün tamamen halkın sırtına yıkılması anlamına geliyor. Hükümetler, tefecilik yapmaz; vatandaşını açlığa, yoksulluğa, sefalete mahkûm etmez. Devletin bir an önce gecikme zammı oranı konusunda düzenleme yapması gecikme zammı ve gecikme faizi oranlarını düşürmesi gerekmektedir.” dedi.
"Bankaların kullandırdıkları ihtiyaç kredisi faizlerinin yüzde 40'ı aşması da vatandaşları borçlanmaktan alıkoymuyor diyen Tekin, “Nas faizi yasaklıyorsa, haram kılıyorsa ekonominin bütün alanlarında devletin alacaklarında da faizi sıfırlamanız gerekiyor. Ama öyle yapmıyorlar. Sadece halkın dini inançlarını istismar ediyorlar. İktidar, alacağı verginin gecikmesi halinde uygulayacağı faiz, mükelleften fazla aldığı verginin iadesinin gecikmesi halinde uygulayacağı faizden farklı. “Alacağına şahin iktidar” diye boşuna demiyoruz, vatandaş borçlu ise faiz oranı yüzde 30, vatandaş devletten alacaklı ise faiz yüzde 17. İşte 22 yıllık AK Parti iktidarının milleti getirdiği durum bu” dedi.
Tekin, “Nass diyerek geldiğimiz yere bakın: Bütçede faiz giderleri 566 milyar liraya çıkmış. İçeride mevduat faizi yüzde 40, dışarıya yüzde 9 dolar faiziyle borçlanıyoruz, Faiz düşürüldükçe, yükseldiği dünyadaki tek ülkeyiz. Yeni ortakları Fatih Erbakan’ın eskiden dediği gibi “Bunların parolası işçiye, emekliye, memura vatandaşa gelince yok yok yok… Faiz lobisine, imtiyazlılara gelince çok çok çok…”
