İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,4679 %-0.04
36,6762 %0.23
3.511.629 %2.251
3.057,91 0,15
Ara
MUHALIF GAZETECILIK GÜNDEM Haber kutsal, yorum hürdür

Haber kutsal, yorum hürdür

Yazarımız Nursun Erel kaleme aldı.

Son günlerde muhalefetteki isimler üzerinde koparılan fırtınayı aklım almıyor…

Yıllardır süren “olmadı baştan” şeklindeki politikalar yüzünden ülke ekonomisinin sıfırı tüketmesinin, bozulan toplumsal ve siyasi yapının, keskin çizgilerle ayrışan toplumun, kaybedilen dış itibarın ve gereksiz yere girilen savaşların, iç ve dış politikadaki fahiş hatalar nedeniyle çözümsüz hale gelen mülteci sorununun hesabını soran yok…

Varsa yoksa veryansın muhalefet…

Asıl tartışılması gerekenler işte böyle bir karambolle halının altına süpürülürken, muhalefet sözcülerini ekranlarda sigaya çeken meslektaşlarıma bakıyorum da, “hocalarımızdan hiçbir şey öğrenememişiz” diyorum…

-Neydi ki size öğrettikleri? Hem siz gazetecilerin savaşı bitmez, -alaylı mı mektepli mi?- sorusuyla aranızda çatışır durursunuz…
-Canım mektepliysek bunca yıldır artık alaylı da olmadık mı?  Dinle bak, hocalarımız derdi ki,  -eğer bir televizyon röportajı söz konusu ise soruyu direkt sorun, sözü dolandırmayın, muhatabınızı yargılamayın, yorum yapmayın, sorunuz 20 saniyeden uzun olmasın- İşte bu kuralları öğreten değerli hocalarımız vardı.
-I-ıh, öyle soru soran gazeteci varsa bugün artık hiçbir yerde işe almazlar.  Gazeteci dediğin kodu mu oturtacak, adamın konuşmasına fırsat vermeyecek, muhatabı kaçacak delik arayacak, hatta mümkünse istifa ettirecek adamı canlı yayında…
-Yeni nesil gazetecileri çok beğeniyorsun anlaşılan. Acaba bu işin evrensel ilkelerine hiç kafa yordun mu? Örneğin bu konuda tartışmasız marka sayılan BBC’deki röportajlara bir göz attın mı?

—-gülümseme hakkın yok—-

Ayıptır söylemesi 40 yıldır bu işlerin içindeyiz, inanın artık ben görüntülü yayınları izleyemez duruma geldim. Bakmayın siz yukardaki “hayali” diyaloga, herkes farkında Türkiye’de son dönemde gazeteciliğin ne kadar irtifa kaybettiğine, inanılırlık ve saygınlığını tükettiğine…

Yazının tamamı için tıklayınız.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *