İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,4878 %0.05
36,6775 %0.28
3.547.083 %3.467
3.074,19 -0,01
Ara
MUHALIF GAZETECILIK GÜNDEM Hüseyin Dükşen, 52 yıllık varlığını kanıtlamaya çalışıyor

Hüseyin Dükşen, 52 yıllık varlığını kanıtlamaya çalışıyor

İstanbul Esenyurt'ta yaşayan 52 yaşındaki Hüseyin Dükşen, 20 yıldır kimlik çıkartmaya uğralıyor. Dükşen, nüfus kayıtlarına göre "yaşamıyor" gözüküyor.

İstanbul Esenyurt'ta resmi nikahsız eşi ve 5 çocuğu ile birlikte yaşayan 52 yaşındaki inşaat işçisi Hüseyin Dükşen, çocuk yaştayken kaybettiği ebeveynleri gibi nüfus kayıtlara göre "yaşamıyor". Dükşen, kimliğini alabilmek için 20 yıldır mücadele veriyor.

Esenyurt'ta en az 5 bin kişi beni tanıyor

Muş'un Malazgirt İlçesi'ne bağlı Büyükkomşu Köyü'nde 1969 yılında dünyaya geldiğini, nüfus kayıtlarında yer almayan annesi Seray ve babası Haşim'i çocuk yaşta kaybettiğini belirten Hüseyin Dükşen, 20 yıl önce Esenyurt'a gelip yerleştiğini söyledi. Esenyurt'ta en az 5 bin kişinin kendisini tanıdığını ancak, nüfus kayıtlarına göre yaşamadığını anlatan inşaatlarda bulduğu kısa süreli işlerde sigortasız çalışan Hüseyin Dükşen, yaptığı tüm girişimlerin sonuç vermemesinden yakındı. Oturduğu Fatih Mahallesi Muhtarı Mehmet Yıldırım'dan yardım isteyen Dükşen, şöyle dedi:

"Nüfusta annem veya babamın kaydı yok. Bu nedenle benim de kaydım olmadı. Babam ve annem belli. Başkasının adına nüfusa yazılmayı da ben istemedim. İmam nikahı ile evlendiğim Menice Özer'den Ali Fırat (16), Muhammet (15), Nazlıcan (11), Ronay (9) ve Beritan (5) isimli çocuklarım oldu. Nüfusta baba olarak benim adım var ancak annelerinin adına kaybettirdik. 4'ü okula gidiyor. Kimliğim olamadığı için bugüne kadar sigortalı bir işte çalışamadım. Ben Türk vatandaşıyım ama kimliğim yok. Askerlik yapamadım. Koronavirüs salgını nedeniyle aşı olamadığım gibi birçok yer için istenen HES kodunu bile alamadım. Belediye otobüsü için kart bile çıkaramadım. 20 yıldır açtığım dava ve başvurulardan sonuç alamadım. Bütün umudum İçişleri Bakanı Süleyman Soylu veya Cumhurbaşkanımızın sesimi duyup bana artık bir kimlik çıkarmalarıdır. Yurt dışından gelen milyonlarca kişinin kimliği oldu benim ise kimliğim olmadı. Kimlik çıkarabilmek için yabancılar gibi bir ara Göç İdaresi'ne yönlendirdiler. O da olmadı. Ne olur artık sesim duyulsun. Kimliksiz yaşamak çok zor. Kullandığım telefon hattı bile eşimin adına kayıtlı. Aziz Nesin'in "Yaşar ne yaşar ne yaşamaz" romanını duydum. Benim durumuma benziyormuş."

Fatih Mahallesi Muhtarı Mehmet Yıldırım, Hüseyin Dükşen ve ailesinin içinde bulunduğu durumu yakından bildiğini ancak, çözüm için elinden bir şey gelmediğini sorunun artık kısa sürede çözülmesini umduğunu söyledi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *