İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Brand Week İstanbul'un 12. yılına özel açılış konuşmasında yaratıcı profesyonellere ve iş dünyasına hitap etti. İmamoğlu, dünya çapında karşılaşılan zorlukların aşılabilmesi için yaratıcı endüstriler ve iş birliklerinin önemine vurgu yaptı.
Konuşmasına, tarihsel bir sorgulama ile başlayan İmamoğlu, "Tarihin neresindeyiz?" sorusunu sordu. 1990’ların başında Soğuk Savaş’ın sona erdiği ve Batı değerlerinin galip geldiği dönemin ardından, küreselleşmenin beklenen barışçıl düzeni sağlamadığına dikkat çekti. Bunun yerine, dünya birçok krize ve düzensizliğe sürüklendi. Özellikle, demokrasi ve özgürlüklerin tehdit altında olduğu, popülizm ve otoriter eğilimlerin arttığına işaret etti.
Adaletsizliğin Derinleşen Boyutları
İmamoğlu, günümüzün en büyük zorluklarından birinin beş alanda derinleşen adaletsizlikler olduğunu vurguladı. Teknolojik adaletsizlik, iklim değişikliği, göç, gelir eşitsizliği ve temsildeki adaletsizliklere karşı çözüm üretmeden daha iyi bir gelecek kurmanın imkansız olduğunu belirtti.
Teknolojik Eşitsizlik ve Yapay Zeka Riski
İmamoğlu, özellikle gelişmiş ülkelerle geri kalmış ülkeler arasındaki dijital uçurumu dile getirdi. Teknolojik devrimlerin, refahı sadece zengin ülkeler için artırırken, birçok yoksul ülkenin daha da geri kalmasına neden olduğunu ifade etti. Yapay zekanın iş gücünü tehdit ettiğini ve eşitsizlikleri daha da derinleştirdiğini belirtti.
İklim Adaletsizliği ve Küresel Eşitsizlik
İklim değişikliğiyle birlikte, en çok zarar görenlerin en az sorumlu olan yoksul ülkeler olduğunu söyleyen İmamoğlu, bu adaletsizliğin küresel ölçekte büyüyen bir sorun olduğunun altını çizdi. Ayrıca, göçmen sorununun küresel eşitsizliğin bir yansıması olarak ele alınması gerektiğini dile getirdi.
Gelir Adaletsizliği ve Temsildeki Sorunlar
Gelir adaletsizliğinin, toplumsal huzursuzlukların ve bölünmenin temel sebeplerinden biri olduğunu belirten İmamoğlu, küresel düzeyde de temsildeki adaletsizliklerin dünyadaki güveni zayıflattığını ve eşitsizlikleri derinleştirdiğini söyledi.
Üç Boyutlu Yeni Bir Politika Önerisi
İmamoğlu, geleceğe yönelik çözüm önerilerini üç temel boyutta sundu: Refah, değerler ve yeniden inşa. Türkiye’nin ekonomik kalkınmasını sadece mevcut kaynaklarla değil, dijital ekonomiye yatırım yaparak ve teknolojik altyapıyı güçlendirerek sağlayacağına inandığını belirtti. Ayrıca, demokratik değerlere, özgürlüklere ve adalete dayalı bir toplumun inşa edilmesinin önemine vurgu yaptı.
İleriye Dönük Umutlu Bir Vizyon
İmamoğlu, Türkiye'nin küresel arenada güçlü bir duruş sergileyebilmesi için yaratıcı endüstriler ve iş birliği ile toplumsal kalkınma ve değerlerin güçlendirilmesi gerektiğine inandığını söyledi. Bu hedeflere ulaşmak için uzun vadeli ve stratejik adımlar atılması gerektiğinin altını çizdi.
