İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,4679 %-0.04
36,6762 %0.23
3.511.629 %2.251
3.057,91 0,15
Ara
MUHALIF GAZETECILIK GÜNDEM İsmet Orhan hiciv yüklü kalemi ile "Zor Günler"i yazdı

İsmet Orhan hiciv yüklü kalemi ile "Zor Günler"i yazdı

Kendine münhasır yazı tarzıyla okuyucuların büyük beğenisini alan yazarımız İsmet Orhan, "Yetmez ama Evet" meselesinden başladı, Cargill'le devam etti; hiciv dolu kalemini Joe Biden ve Tayyip Erdoğan'a batırdı!...

Hiciv Ustası yazarımız İsmet Orhan'ın bugünkü makalesi şöyle:

ABD Dışişleri Bakanı,
Nihayet “YETMEZ AMA EVETÇİ” olduklarını açıkladı...

Yani!
Son yirmi yılda,
Bugünlere gelmemizi hazırlayan,
“Yetmez ama evetçilerin” hamisi olduklarını...

Hem de neyin öncesinde?
Tayyip Erdoğan ile Joe Biden görüşmesi öncesinde...

Cargill’in önü açıldı...
Doğu Akdeniz’de “geri adım” atıldı...

ABD Dışişleri Bakanı,
“Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de attığı GERİ ADIMLAR memnuniyet verici...
Ama YETERLİ DEĞİL”
dedi...

Yani,
Yetmez ama!
Yine de şimdilik EVET diyeceğiz, dedi...

Erdoğan ile Biden görüşmesi öncesi,
Olağanüstü bir gelişme daha yaşanıyor...

Birkaç gündür,
İngiliz savaş gemisi İSTANBUL BOĞAZI’NA demir attı...

Neyi amaçlıyor?
Neyi kontrol ediyor?
Neyi organize ediyor?

Külliye’den ve Dışişleri’nden en ufak bir açıklama yapılmıyor...

Yetmedi...
Yetmiyor!...
Türkiye’de yakalanan,
Ekstazi ve eroin miktarı,
Tüm Avrupa’yı geride bıraktı...

ÇIT YOK…

Türkiye Cumhuriyeti devleti,
Bu kadar mı mecbur kılındı?
Bu kadar mı çaresiz?

Türk milliyetçiliği,
Bu kadar mı milliyetsiz?

Millet,
Bu kadar mı?

Aydınlar nerede?
TSK nerede?
STK’lar nerede?

Topyekûn neredeyiz?
Nerelerdeyiz?

Nerede olduğumuzu,
Hemen söyleyeyim...

Zonguldak’ta imam,
Cemaati dolandırıp Rus sevgilisiyle kaçtı...

Şarkıcı müsveddesi,
Milli takım oyuncularına şarkı yaparak,
Duygu sömürüsünde tavan yaptı...
Her bir futbolcu “savaştaki Mehmetçik“ dedi...

Son yirmi yılın...
Milliyetçisi,
Tayyip Bey’in neferi,
Akıllısı...
Bugünün delisi olup,
Milletin aklını başından aldı...

Cumhuriyetin,
Diri insanlarının üstüne “ölü toprağı” serildi...

İşte biz,
Bu ve buna benzer organize işlerin peşinde ve yanındayız...

İsa’ya sormuşlar…
Ölü diriltmekten daha zor ne olabilir?
İsa,
Anlamayana anlatmak, demiş...

Peki,
Tüm bu olanlardan sonra,
Neyimiz kaldı?
Ne yapacağız?

Onu da söyleyeyim...
Bundan sonra,
Bu günleri hazırlayanlar,
Cennetten tapu dağıtımına başlayacaklar.
Millet de
Tapu dairelerinin önünde kuyruğa girecek...

Sonuç mu?

Hepten delirip,
Akıllı numarasıyla...
Aç,
Sefil,
Kapı kulu olacağız...

Hani bir deyim var ya!
Beterin beteri var diye...
Hah!
İşte bu avutmayla,
Ölümü bekleyeceğiz...

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *