Gün güzel, gün özel, gün aktif, kısmetli ve enerjik, aslında haftamız da hayat da öyle.
Her şey senin nereden baktığına, ne gördüğüne, ne görmek, ne anlamak, ne yaşamak istediğine bağlı ya da kendini neye kapadığına, neyi ret ettiğine, neyi kabul etmeyip neye direnç gösterdiğine göre değişiyor gün ve hayatla olan ilişkin.
Gerçekte gün gündür, hayat hayattır, deneyim deneyimdir, insan insandır. Her biri kendi içinde çok özel, değerli ve anlamlıdır.Hepsi birbirinin içinde birlikte çok güzeldir.
Güne, hayata, yaşananlara anlam katmaya başlayan, buradan hikayeler yaratan insan, yaptığı seçimlerle kendini ve yaşam şeklini belirliyor. Nasıl yaşaması gerektiğinin kararlarını alıyor.
Bakış açın, duyguların, düşünce yapın, davranışların, öğrendiklerin, duyduklarınla kendi hikayeni oluşturuyorsun.
Peki senin için her gün nasıl başlıyor? Güne nasıl uyanıyorsun? Gününü kim şekillendiriyor? Neyin etkisi altında kalıp kendinle ve hayatla ilgili kararlar veriyorsun? Neye göre, kime göre hareket ediyorsun? İnanmak ve yaşamak istediğin şey ne? Kimin hayatını sanki kendi hayatınmış gibi yaşıyorsun?
Sana öğretilen, öğrendiğin neyi sırtında yük olarak taşıyorsun ya da yolunun ışığı yapıyorsun?
Hiç bir şeyin etkisi altında kalmadan 'Bugün kim olduğumu, nasıl bir gün yaşamak istediğimi ben belirlerim, ben seçerim ve öylede olur' diyebiliyor musun?
Bir kitle var. İyi ve güzel olan her şeyin altında bir sorun arıyor.
Bir kitle, mutlu ve başarılı insanların hayatlarını nasıl mutsuzluk, üzüntü ve acıya çevirebilirim peşinde.
Başka bir kitle, olan her şeyden kendine göre bir çıkarımda bulunup, iyi hissedebileceği bir hikaye yaratıyor...