Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nda dahil olduğu 6 muhalefet partisi lideri 12 Şubat'ta Ankara Ahlatlıbel'de bir araya geldi. Liderler bir sonraki toplantılarının 28 Şubat tarihinde gerçekleşeceğini açıkladı. Karamollaoğlu, bir sonraki toplanın 28 Şubat'ta gerçekleşmesine ilişkin eleştirilere yanıt vererek, "Milli Görüş Hareketinin son ve tek temsilcisi Saadet Partisi'nin olduğu masada 28 Şubat'ı olumlayacak, bu mesajı verecek, hatta bunu ima edecek olanlara biz haddini bildirmesini biliriz." dedi.
Saader Partisi Lideri Temel Karamollaoğlu, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendirdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun daveti üzerine 6 muhalefet partisi genel başkanının Ahlatlıbel'de çalışma yemeğinde bir araya geldiğini hatırlatan Karamollaoğlu, uzunca bir süredir ülkenin hasret kaldığı uzlaşı, hoşgörü ve diyalog ikliminin, cumartesi gecesi yeniden yeşerdiğini söyledi. 6 siyasi parti genel başkanı olarak bir araya geldikleri o masanın, adeta umudun ve çözümün adresi olduğunu dile getiren Karamollaoğlu, "Ne yazık ki birileri ülkemizin rahat bir nefes almasını ve toplumsal kutuplaşmanın son bulmasını istemiyor. Fakat isteseler de istemeseler de bu tarihi buluşma öncesinde ve sonrasında akla hayale gelmedik iftiralar, senaryolar üretseler de bu kervan yoluna devam edecektir Allah'ın izniyle." ifadesini kullandı.
Masada sadece ortak kaygıların ve hedeflerin altını çizdiklerini anlatan Karamollaoğlu, "Bizi bir araya getiren, ortak kaygılarımız, ülkemizin problemlerini çözme irademiz ve insanımıza rahat bir nefes aldırma isteğimizdir." dedi.
"Masada 28 Şubat'ı olumlayacaklara haddini bildirmesini biliriz"
Birtakım çevrelerin masadaki oturma düzeni, tarih, yer ve saat gibi şeyler üzerinden sembolizmin adına tezviratlar üretmeye başladıklarını öne süren Karamollaoğlu, şunları kaydetti:
"Bize göre sadece 6 genel başkan yoktu o masada. 84 milyon insanımız, dertleri ve özlemleri ile eşit bir şekilde oturmaktaydı. Asgari ücretlimiz, çiftçimiz, esnafımız, memurlarımız, işçiler, emekliler, açlık ve yoksulluk sınırının altında bir yaşama mahkum edilen milyonlarca insanımızla birlikte oturduk o masaya biz. Milli Görüş Hareketinin son ve tek temsilcisi Saadet Partisi'nin olduğu masada 28 Şubat'ı olumlayacak, bu mesajı verecek, hatta bunu ima edecek olanlara biz haddini bildirmesini biliriz. Böyle bir şeyi akla bile getirmek hayal dışı, imkan dışıdır. Kaldı ki sadece biz değil, 28 Şubat'ın gerçek mağdurları var o masada. 'Bu masayı kim kurdu, kimler kurdurdu, ayağı nereden, ayakları nereye basıyor?' diye algı üretmek isteyenlere de sesleniyorum, o masanın ayağı Kocaeli'nin, Tunceli'nin, Sivas'ın, Afyonkarahisar'ın, Ankara'nın bereketli topraklarına sapasağlam basmaktadır. O masanın çapı, Edirne'den Hakkari'ye, Muğla'dan Ardahan'a, İzmir'den Van'a, Sinop'tan Hatay'a 81 ilimizi kaplayacak kadar geniştir. Sözün özü Ahlatlıbel'de kurulan yuvarlak masanın genişliği 783 bin 562 kilometrekaredir."
Karamollaoğlu, Saadet Partisinin sadece birilerine karşı olduğu için değil, Türkiye'nin ve Türk insanının yanında olduğu için bu fotoğrafta yer aldığı değerlendirmesini yaptı.
Erdoğan'ın, Birleşik Arap Emirlikleri ziyareti
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Birleşik Arap Emirlikleri ziyaretini de değerlendiren Karamollaoğlu, İslam ülkeleri ile Türkiye'nin ilişkilerinin geliştirilmesinden memnun olduklarını, dolayısıyla bu ziyareti de önemli ve değerli bulduklarını söyledi.
İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'un 9 Mart'ta Türkiye'ye yapacağı ziyarete de değinen Saadet Lideri Karamollaoğlu, dünya barışının ve Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafyanın en temel sorununun, Büyük Orta Doğu Projesi adı altında yürütülen Büyük İsrail Projesi olduğunu kaydetti. Karamollaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geçmişte de İsrail Devlet Başkanı Türkiye'ye davet edilmiş ve Mecliste alkışlanmıştı ama arkasından Sayın Cumhurbaşkanımız o zaman Başbakan olarak Filistin'e gittiğinde, Yahudiler ve Filistinlilerin yaşadığı bölgeyi ayıran kontrol noktasında Başkanımızı yarım saate yakın beklettiler. Soruldu mu bunun hesabı? Batının etkisi ile şu anda bütün İslam ülkeleri maalesef İsrail'i dost olarak benimsediler. Biz böyle bir ortamda İsrail Cumhurbaşkanı'nın Türkiye'ye davet edilmesini kesinlikle kabul edemeyiz."
