Malum, ülkemiz iki aylık bir seçim sürecine girdi. Belki de tarihinin en heyecanlı seçim dönemini yaşıyor. İttifaklar havada uçuşuyor. Altılı Masa sağ ağırlık altında yana yatmışken birden sol partilerin zımnen de olsa desteğini alarak dengesini bulmaya çalışırken Cumhur İttifakı kendisine yakışan mükemmel bir çıkışla binde 3 bile desteği olmayan, domuz bağcılığıyla ünlü Hizbullah takımından Hüda-Par ve rahmetli Necmettin Erbakan’ın (kemikleri sızlıyordur) oğlu Fatih Erbakan’ın Yeniden Refah Partisi’yle koalisyon peşinde.
Kendilerini çok nimetten sayan bu iki particik Cumhur koalisyonuna katılmak için Anayasa’nın ilk dört maddesinin değiştirilmesini, kadına şiddet yasasının lağvedilmesini, neredeyse şer’i hükümler getirilmesini istemişler.
Bu koalisyon bizim eski solcu, şimdinin aşırı Cumhur İttifakçısı Doğu Perinçek’i bile isyan ettirmiş. Vaktinde PKK elebaşısı Apo’yu Bekaa Vadisi’nde ziyaret edip ona gül sunan Perinçek, Hizbullahçı Hüda-Par’la koalisyon arayışları için, “Bu kadarı da olmaz,” diye şikayet ediyor. Olur olur. Perinçek anlaşılan fena telaşlanmış ki sahibi olduğu Aydınlık gazetesinin birinci sayfasının tamamını Hüda-Par’la koalisyonu engellemeye ayırmış.
Bizler bütün bunları bir tiyatro oyunu gibi seyrederken aradan 28 Şubat ürünü , Aczmendi Tarikatı Lideri Müslüm Gündüz de ortaya çıkmasın mı? Hani şu üstsüz ama sıkmabaş Fadime Şahin’le basılan Müslüm Gündüz. Epeydir sesi soluğu çıkmıyordu. Şimdi o da sahnedeki yerini alıp rolünü kesmeye hazırlanıyor, anlaşılan.
Ama ne yalan söyleyeyim. Bu tiyatroda beni en heyecanlandıran 24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde cumhurbaşkanı adayı olup gece daha oyların sayımı bitmeden ortadan toz olan, sonra da bir gazetecinin (İsmail Küçükkaya) cep telefonuna “Adam kazandı” (Erdoğan) diye mesaj atan Muharrem İnce.
Oy oranı bindelerde dolaşan Memleket Partisi Lideri Muharrem İnce dostumuz da bu seçimde cumhurbaşkanlığına adaylığını koydu…