Korkuyordu. Hiç durmadan ‘korkma olmaz bu sefer’ diye kendini yüreklendiriyordu ama, yine başaramamaktan da korkuyordu. Arabistan çöllerinde isyancı Arap kabilelerine ve onları hiç durmadan kışkırtan, örgütleyen, silahlandıran sarışın İngiliz’e karşı uğradığı başarısızlığın acısını bir türlü unutamıyordu.
O günleri düşündü. ‘Teşkilat’ı, resmi adıyla ‘Teşkilat-ı Mahsusa’yı aklına getirdi. Teşkilatın Fındıklı’daki Hamallar Loncası’na ait iki katlı ahşap evde bulunan bölge merkezine gittiği ilk günü düşündü. Orada karşılaştığı sivil giyimli kişilerin aslında Enver Paşa, Süleyman Askeri, Kuşçubaşı Eşref gibi imparatorluğun en ünlü askerleri olduğu kendisine söylendiğinde nasıl da şaşırmıştı?