Muğla’nın Milas ilçesinde bağlı İkizköy’de bulunan Akbelen Ormanı’nda Limak Holding ve IC Holding ortak iştiraki YK Enerji’nin kömür maden sahasını genişletmek için ağaç kesimine karşı bölge halkının direnişi sürüyor.
“Türk halkı ikna olmadı”
Ümit Özdağ’ın açıklamaları şöyle:
“Akbelen’de bir doğa katliamı yaşanıyor. Zafer Partisi olarak biz bu doğa katliamına geçen yıl ve bu yıl Akbelen’e yaptığımız ziyaretlerde yerinde müşade ettik ve kamuoyunun gündemine taşıdık. Limak adlı şirketin bir yönetim kurulu üyesi randevu isteyerek bilgi vermek arzu istediğini ifade etti. Kendisini İzmir’e davet ettim ve Limak’ın bu konudaki pozisyonunu anlattı. Daha sonra uzman arkadaşlarımla bu yönetim kurulu üyesi arkadaşımı bir araya getirdim. Onlarla birlikte yeniden bilgi aldık. Ve bölgeye ikinci kez giderek incelemelerimizi gerçekleştirdik. İkna olmadık, Türk halkı ikna olmadı.
“Ağır bir çevre katliamının yapıldığı sabittir”
Bölgede ağır bir çevre katliamının yapıldığı sabittir. AK Parti’nin 2014 yılında yanlış bir yaklaşımla özelleştirdiği Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerinin üretime devam etmesi için 2014’ten bugüne kadar Akbelen bölgesinde yüzlerce hektar ağaç kesilmiş, ormanlar katledilmiştir. Bu vicdansız çevre katliamının temel sorumlusu yanlış özelleştirmeyle kendini bu duruma mahkûm eden AK Parti hükûmetleri ve Akbelen’de yaşanan bu çevre katliamı karşısında tek sözcük etmeyen Recep Tayyip Erdoğan’dır. AK Parti hükûmeti özelleştirme işlemlerini yaparken çevresel etkileri dikkate alarak termik santraller yerine yenilenebilir enerji kaynaklarını teşvik etmeliydi. Bu sorunlar ortaya çıkmazdı ama AK Parti çevreyi koruyan politikalar yerine tahrip eden politikaların önünü açmayı tercih etmiştir.
“Liman hiçbir kural tanımaksız nasıl çevre tahribatına devam etmekte?”
AK Parti’nin çevre tahribatını önünü açan, cesaret veren politikalara teşvik etmesi bu şirketleri de cesaretlendirmiştir. Ve bu şirketler öyle küstahlaşmışlardır ki çevre kirliliğinin dayanılmaz boyutlara ulaştığı yerlerde hükûmet kamuoyu baskısıyla “bacalara filtre takın” dediği zaman ’filtreyi takmaktansa enerji üretimini durduruz’ şeklinde kamuoyunu tehdit etme noktasına gelmişlerdir. Dünyada hiçbir ülkenin anayasasında olmayan düzenlemeler vardır anayasamızda ormanların korunmasıyla ilgili. Bu hükümlere rağmen, bu çok açık hükümlere rağmen ve mahkeme kararlarına rağmen Limak, hiçbir kural ve mahkeme kararı tanımaksızın nasıl bu kadar pervasız bir şekilde çevre tahribatına devam etmekte? İşin daha acı yanı hükûmetin bu katliamı önlemesi gerekirken ağaçların kesilmesini engellemeye personel yurttaşlarımıza şiddet uygulamaktadırlar. O zaman biz de buradan AKP’ye soruyoruz; Siz Limak’ın ortağı mısınız?
“Manzara Ay’dan ve Mars’tan gelen görüntülerle hemen hemen aynı”
Akbelen ormanlarında uzun süreden beri bir imha süreci yaşanıyor. Lütfen gidin ve görün. Orada kesilen ormanların yerine bıraktıkları manzara Ay’dan ve Mars’tan gelen görüntülerle hemen hemen aynı. O kadar vahşice bir katliam yaşanıyor. 49 milyar dolar ihale almış Limak 2002’den bu yana. Bu da bizim yaptığımız hesaplama değil. Bu kadar ihaleyi aldınız hiç olmazsa Türkiye’ye karşı biraz sorumluluk hissedin. Bu ülkede kazanıp bu ülkeye zarar verenler bir gün bu verdikleri zararın hesabını da verecekler. Ama biz onların tahrip ettikleri hem de küresel ısınmayla tahribatın arttığı dönemde Türkiye’de yaşamak zorunda kalacağız.
“Mücadeleye devam edeceğiz”
Zafer Partisi olarak Türk kamuoyuna söz veriyoruz nasıl İkizdere’de Cengiz İnşaat’ın karşısına dikildiysek, nasıl İliç’te altın madenini doğayı zehirlediği için gidip kapattırdıysak, Kayseri Develi’de siyanürle doğayı zehirleyen altın madenini kapattırdıysak, nasıl Akbelen ormanları konusunda Limak ile mücadele ediyorsak bundan sonra da bu mücadeleye devam edeceğiz.’’
