İstanbul
Parçalı az bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,7549 %0
37,3001 %-0.61
101.854,42 %2.576
3.176,44 0,81
Ara
Muhalif. GÜNDEM Mahfi Eğilmez: Enflasyonla mücadelede kendimizi kandırıyoruz

Mahfi Eğilmez: Enflasyonla mücadelede kendimizi kandırıyoruz

Ekonomist Mahfi Eğilmez Türkiye'nin risklerini düşürmeye değil faizi düşürmeye odaklandığı için ekonomik sorunları çözemediğini vurguladı, "Bir sorunu çözmenin yolu o sorunun nedenini bulup onu yok etmekten geçer. Hangisinin neden hangisinin sorun olduğunda tereddüdünüz varsa bunun yanıtını size ancak bilim verebilir. Gerçekler teorimize uymuyorsa teorimizi değiştirmemiz gerekir. Teorimizi değiştirecek yerde gerçekleri değiştirmeye çalışırsak yalnızca kendimizi kandırmış oluruz" görüşünü dile getirdi.

Okunma Süresi: 2 dk

Mahfi Eğilmez'in "Kendime Yazılar" isimli kişisel blogundaki yazısı aynen şöyle:

Enflasyon, Kur, Faiz ve Risk İlişkisi

Son kırk yılımız enflasyonu konuşmakla geçti. Ne yazık ki yalnızca konuşmakla geçti. Aşağıdaki grafik Türkiye’nin (kırmızı) enflasyonla sınavını gösteriyor. 2005 -2013 yılları arasında gelişmekte olan ülkeler (GOÜ) ortalamasından (yeşil) oldukça yüksek bir enflasyona sahip olsa da dünya ortalamasından (mavi) büyük bir kopma içinde görünmeyen Türkiye, asıl olarak son dört yılda ciddi biçimde olumsuz bir ayrışma içine girmiş (grafikte kullanılan veriler için kaynak: IMF, WEO Database, October 2020.)

Türkiye’nin içinde bulunduğu grup ve dünya ortalamasından sapmasının hızlandığı son dört yıl Türkiye’nin yalnızca ekonomik riskleri değil sosyal ve siyasal riskleri de artırdığı yıllar. Ekonomi politikasındaki hatalara ek olarak dış politikadan iç politikaya, sosyal konulara yaklaşımlara kadar sürekli dünyaya ve yüzyıla ters düşen kararların alındığı, ön plana çıkarıldığı yıllar bunlar.

Bizim gibi dolarizasyon içinde bulunan ekonomilerde parasal akım şemasını şöyle yazmak mümkündür:

Türkiye, son kırk yılda risklerini düşürmeye değil faizi düşürmeye odaklandığı için sorunu çözemedi. Bir sorunu çözmenin yolu o sorunun nedenini bulup onu yok etmekten geçer. Hangisinin neden hangisinin sorun olduğunda tereddüdünüz varsa bunun yanıtını size ancak bilim verebilir.
Gerçekler teorimize uymuyorsa teorimizi değiştirmemiz gerekir. Teorimizi değiştirecek yerde gerçekleri değiştirmeye çalışırsak yalnızca kendimizi kandırmış oluruz. 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *